30 Ocak 2012 tarihli 77. celsenin duruşma tutanağına buradanulaşabilirsiniz. Bu celsede Oğuz Türksoyu, Osman Kayalar, Ömer Faruk Ağa Yarman ve Önder Çelebi savunmasını yapıyor.
***
Kimi Word belgelerinde adı geçtiği için tutuklu bulunan Oğuz Türksoyu:
“(…) başkaları tarafından hazırlanmış ve başkalarına ait mekanlarda elde edilmiş CD’lerde yer alan ve İddia Makamı tarafından başkaları tarafından oluşturulduğu, başkaları tarafından son kez kaydedildiği iddia edilen dijital verilerde iradem ve isteğim dışında ismimin yer almasından dolayı başkaca bir somut destekleyici, hukuki bir delil olmaksızın aynı İddia Makamı şahsımı suçlamaktadır. Bunun hukukta yeri var mıdır? Evet sormak istediğim soru bu.
Aslında sorunun cevabı hukukçu olmayı gerektirmeyen ve herkes tarafından bilinecek bir gerçektir. Eğer teorik bir hukuki tartışma yapıyor olsaydık ya da hukuk fakültesinde bir derste konuyu işleyenler olsaydık basit bir soru ve bir o kadar da basit bir cevap diyebilirdik ama maalesef ne hukuk fakültesinde dersteyiz, ne de teorik bir hukuki tartışma yapıyoruz. Bizzat gerçek durumu yaşıyoruz ve yaşadığımız bu durumda hukukla bağdaştıramadığım bu suçlama ile sanık yapıldığım gibi üstelik tutuklandım.
***
Yine kimi Word belgelerinde adı geçtiği için tutuklu bulunan Osman Kayalar, isminin geçtiği Word belgelerinin üstverilerinde görünen isimlerin, neden gerçekte belgeleri kaydeden kişiler olamayacağını anlatıyor:
“Gölcük’te ele geçirilen sözde müzahir personel listesinin ise 13 Aralık 2002 tarihinde Nuri Alacalı tarafından Ankara’da oluşturulduğu görülmektedir. Ancak Nuri Alacalı 29 Temmuz 2002 ile 20 Haziran 2003 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletlerinde Deniz Komuta Kolejinde eğitimdedir. Bu tarihler arsında Türkiye’ye hiç giriş yapmadığını Mahkemenize sunduğu pasaport kayıtları vesair belgeleri ile kanıtlamaktadır.
Ankara kol.doc isimli kayıt aslında hassas kontrol.doc isimli dijital kayıtın eki niteliğindedir. Her iki dijital kaydın üst verileri incelendiğinde 21 Ocak 2003 tarihinde Hannan Şayan tarafından oluşturulduğu, 24 Ocak 2003 tarihinde Cem Gürdeniz tarafından son kez kaydedildiği ve kullanıcı yollarında da Sinan Ertuğrul isminin bulunduğu görülmektedir. Ne garip rastlantıdır ki hassas kontrol.doc isimli dijital kaydı son kaydeden olarak görünen Cem Gürdeniz 24 Ocak 2003 tarihinde gemisi ile Kuzey Ege’de görev yapmaktadır. Yani denizdedir.”
***
Tutuklu olduğu için görevini bırakmak zorunda kalan Havelsan eski Genel Müdürü (Balyoz’un sivil sanığı) Ömer Faruk Ağa Yarman:
“Düz mühendis aklımla baktığım zaman balyoz davasında ne bana atılan suç ile deliller arasında bir mantıksal bağ kurabiliyorum. Ne de bu suça iştirak ettiğimin fikrine nasıl gelindiğini anlayabiliyorum. (…)
Tüm askerliğimi 4 ay kısa dönem bedelsiz olarak yaptım. Askerlikle tüm ilişkim bundan ibarettir. (…)
Gelin görün ki iddianame de suçlamanın delili diye ibraz olunan bir elektronik belgeden ibaret, belgenin adı savunma sanayi isimli bir Excel belgesi. (…)
Bir yalan kurgulamak için bin tanesini söylemek lazım. Eğer yalan dijital dünyadaysa tutarlı olmak o kadar zor ki imkansız da denebilir. Sonuçta ortaya çıkan sanal bilginin içeriği hatalarla malul yani yanlış yamalak, eksik ve tutarsız yani saçma sapan. (…)
Ben izninizle eski genel müdürü olduğum Havelsan’dan başlayayım. (…) diyor ki; görevlendirilebilir personel sayısı 32+325, (…) Toplam 357, 2002-2003 tarihleri arasında Havelsan’da çalışan sayısı 750 civarındadır, yarısı bu listede.
Savcılıktan bize bir yazı geldi. 1. balyoz iddianamesi çıkmadan, dediler ki; buradaki isimler sizde 2002-2003 yıllarında çalışıyor mu? Yazıyı ben gördüm. 32+325=357 kişinin 3’te 1’i o tarihte Havelsan’da çalışmıyor. Yazdık, imza, mühür, kaşe gönderdik.
Balyoz 1 iddianamesi önüme geldiği zaman gözlerime inanamadım. İddianamede diyor ki; biz ilgili kurumlara yazdık, bu adamlar orada çalışıyormuş.”
Bu konudaki yazımız için buraya tıklayın. Savcılar aynı şeyi başka kurumlarla ilgili yazışmalarda da yapmışlardı. Bu yazışmaları adli emanete sakladıkları için de savunmanın bunu görme imkanı olmamıştı. Bir başka örnek için buraya tıklayın.
Yarman devam ediyor:
“Şimdi enteresan olan, kaçıncı satırdı o, 6.satır Havelsanın 3. kolonu Ahmet Özkoca koordine ile görevli arkadaşımız. O tarihte bu arkadaşımız Havelsan’da çalışmıyordu (…)
İçerik oluşturma tarihine gelince, 9 Ocak 2003, bunu Sayın Savcıma da arz ettim. Efendim çok kötü bir haberim var. Suçlamaya çalışanlar için, benim için de çok iyi bir haber. 9 Ocak 2003 günü ben Havelsan Genel Müdürü değilim. fyarman kullanıcı adı ile bilgisayarım da yoktu. Havelsan isimli bir şirketim de yoktu. Daha enteresanı vallahi, billahi, tillahi ben o tarihte Havelsan’a genel müdür olacağımı da bilmiyordum. (…)
Tai satırına gelince Tai satırı daha enteresan efendim bunu ancak şeytan gülebilirdi o tarihlerde Tai şirketi ile Tusaş şirketi iki farklı şirket, daha birleşmemiş. Dolayısı ile Tai’nin listesinin detaylarına delillerden benim girme imkanım yoktu yorum yapmayacağım. Ama şu özet tablosunda hepi topu 5 satırlık içeriğin içinde 16 tane hata buluyorum. (…)
Sanal delil ile gerçek bir kişinin, gerçek bir hapishanede aylarca tutuklu kalması modern dünyada kimsenin anlayabileceği bir şey değildir. (…)
Peki, 5 aydır sabırla Silivri’de yatıyorum, sessiz sitemsiz. Elde karartılabilecek yeni ve muteber bir delil yok ki ben karartayım. Olmayan delilden zaten kuvvetli suç şüphesi çıkmaz. Askeri bir darbe iddiasında sivil görevlendirilmez ki, katalog suçun iştirakçisi olayım. Ben niye buradayım, ey adalet? Diye soruyorum hep kendi kendime, hapishane duvarlarından cevap yok.”
Yarman’ın Avukatı Mehmet Oral ekliyor:
“Bu dosyada 140 kişi var ki bunlar 2004’te girmiş 2006’da çıkmış. 2007’de girmiş 2008’de çıkmış. Yani Sayın Başkan bu 353 kişi tarihin hiçbir noktasında Aselsan’da pardon, Havelsan’da aynı anda çalışmamışlar. (…)
Bu liste bir toplama liste. Havelsan’da o dönem içerisinde çalışmış ne kadar kişi varsa onlar var bunun içerisinde. Çalışmış ayrılmış, girmiş çıkmış onlar var ve bu giren çıkanlar 2007, 2008, 2009.”
Üstverisinde “fyarman” yazdığı için Yarman’ın hazırladığı iddia edilen savunma sanayi.xls isimli excel belgesinden daha önce burada bahsetmiştik.
Yarman’ın savunmasına buradan, savunmasında kullandığı ppt dosyasına da buradan ulașabilirsiniz.
28 Şubat 2012
Duruşmalar, GENEL