Gareth Jenkins has a very nice piece on the arrest of İlker Başbuğ, which places this latest move in the context of the ongoing Ergenekon-Sledgehammer prosecutions:
“For many, the arrest of Başbuğ on terrorist charges will be regarded not so much as demonstrating that the General staff is no longer untouchable but that the Fethullah Gülen Movement has the power to imprison whoever it likes.”
The whole piece is very well worth reading, and it can be accessed here.
Gareth Jenkins deserves a lot of credit for having woken up to the reality of the Ergenekon investigations long before most Turks – and certainly Turkish “liberals” — did. When he published his initial study almost three years ago, he was roundly vilified by the country’s intellectual community for casting aspersions on a set of trials which were still perceived at that stage as well justified and well-intentioned.
As the absurdities in the Ergenekon-Sledgehammer cases have mounted and widespread evidence fabrication has become obvious, Jenkins has been proven right. Turkey’s liberals need to applaud, rather than berate him.
Balyoz Davası ve Gerçekler 
11 Ocak 2012 11:28
Olağandışı günler yaşıyoruz. hergün gündem o kadar hızlı değişiyor ki, yetişmek mümkün değil. Ya Dünyanın güneş etrafında dönüş hızı hızlandı, ya da birilerinin birşeyler için acelesi var.Gerçekten inanılmaz.
Dün 2 haber düştü ajanslara. Ergenekon sanığı Hurşit Tolon yeniden tutuklandı. 7 ay tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanıyordu.Çapraz sorgulardan sonra savcı, tutuklanması yönünde mütalaa vermiş. gerekçe dosya ya yen, delillerin girmiş olması. Ya biz bugüne kadar bildiklerimizi yanlış öğrendik, ya da birileri bizimle fena halde kafa buluyor. Ucu açık bir mahkeme olabilir mi ya?Siz kendinizi savunacaksınız, neye göre savunacaksınız. Dosya ya yeni delil girdi.Suçların arttı!!!!!!!
İkinci haber, Doğu perinçek ile ilgili. mahkeme de yaptığı savunmalarda sarfettiği sözler yüzünden 5 davadan 16 yıl hapis cezası verilmiş. Daha devam eden davaları ile 40 yıla ulaşıyor. henüz soruşturma safhasında olanlar ile kaç yıl’a ulaşacak kimbilir. Dikkat edin savunmasından dolayı bu cezaları alıyor. İlk kez dün akşam Ulusal kanal da, savunmasının 15 dakikalık bir bölümünü yayınladılar. Aslında orada kim yargılanıyor belli değil. 15 dk.lık bölüme baktığınızda yargılayan ve ders veren Doğu perinçek. Zaten hemen bütün davalarda yargılananlar, yargılıyorlar mahkemeyi.Bu çadır tiyatrolarını.
Yani ağzını açıp savunma bile yapma, diyorlar.Ve buna birileri hala İleri Demokrasi diyor.
16 Ocak 2012 16:23
16 Ocak 2012 Zaman dan alinti………
################
HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Şeref Malkoç ve beraberindeki parti yöneticileri, 28 Şubat dönemiyle ilgili sorumluların cezalandırılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunda bulunanlar arasında, 28 Şubat döneminde Devlet Bakanlığı yapmış Teoman Rıza Güneri’nin, milletvekilliği yapmış Kazım Arslan, Cafer Güneş ve Mehmet Bekaroğlu’nun da yer aldığını belirten Malkoç, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir, Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak, emekli Tümgeneral Osman Özbek ve dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti.
Türkiye’de milletin oylarıyla seçilen meşru hükümetlerin, ancak milletin oylarıyla iktidardan indirilebileceğini savunan Malkoç, şöyle konuştu:
”O dönemi hatırladığımızda Genelkurmay karargahında, dönemin Başbakanı Erbakan’a omuz atan askerler vardı. Türkiye Cumhuriyeti devletinin Başbakanına ağır hakaretlerde bulunan, devlet geleneğine ve terbiyesine uymayan sözler söyleyen paşalar vardı. Hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalmamalı. Yargıtaydaki, Danıştay’daki hakim ve savcıları, Genelkurmay karargahına çağırıp, talimatla oturtan, kaldıran, alkışlatan komutanlar vardı. Bu yanlışlıklar milletimizin vicdanında kanayan yaradır. Yine bu dönemde onbinlerce yavrumuz okulundan, eğitim hakkından edildi. Binlerce insanımız fişlendi. Türkiye’de bir daha bunların olmaması için biz bu dilekçeyi veriyoruz.”
Malkoç, dilekçelerinde, şüphelilerin tutuklanması talebinde bulunduklarını söyledi.
##################
Bu arada kendi agzindan itiraf ettigi uzere donemin “terms of reference” lerinin bas mimari Cetin Dogani da unutmamislardir herhalde!!! Oyle degil mi Dani, Pentagonda Obamaya omuz atan bir general dusunsene, nice olurdu hali !!! Ama yine de bekleyip gorelim, bu haber ne kadar dogru!?!?!?!?!
http://www.aljazeera.com/programmes/peopleandpower/2011/01/201111211132093315.html
18 Ocak 2012 04:20
Vay ihtimal…
Uzun süredir yoktun… başına bir şey mi geldi diye endişelenmeye başlamıştım. 🙂
28 şubatçılar yargılansınlar tabii.. İyi olur.
Ama şu kapatılan Refah partisinin kayıp trilyon davasına dönmesin bu dava? 🙂
Onlar da yargılanmışlardı değil mi? Mahkumiyet sonrası da 1 günde kişiye özel yasa çıkmıştı yanılmıyorsam. 🙂
Bana kalırsa 28 şubatçılar bu ülkeye bilerek veya bilmeyerek gelmiş geçmiş en büyük kötülüğü yaptı. Bugün yaşadığımız süreçler onların eseri değil midir sonuçta? 🙂 )
Mutlaka yargılansınlar.
——————————–
Refahyol Hükümeti’nin Adalet Bakanı Şevket Kazan’dan çok önemli bir iddia geldi.
Şevket Kazan, 28 Şubat sürecinin önde gelen komutanlarından dönemin Genelkurmay 2’nci Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir’in Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gizli danışmanlarından olduğuna dair duyumlar aldıklarını söyledi. Kazan “Çok ciddi duyumlarımıza göre, Çevik Bir İsrail’le ilgili askeri konularda Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a gizli danışmanlık yapıyor” dedi.
http://www.marmarahaber.net/cevik-bir-kimin-danismani_haberi_12316.html
18 Ocak 2012 14:36
Çetin Doğan’ın savunması sırasında bahsettiği Orhan Aykut adlı kişinin savcılıktaki ifadesinde Amerikalı bir senatörle TSK den atılmış uzun saçlı bir binbaşının” ki sonradan İskender Pala olduğu söylendi ve hala kendisinden bir yalanlama gelmedi”çuvallarla evrağı Akp Diyarbakır milletvekili İhsan Arslan’ın ofisine taşıdığı ve oradanda İhsan Arslan’ın arabasıyla Ankara’ya götürüldüğü konusu hakkında söyleyecek birşey bulamayanlar 28 şubatın ipine sarılmışlar acaba oradan bir şey çıkarabilir miyiz diyerek?
Hrant Dink cinayetinde nasıl oldu da örgüt bağlantısı bulamadılar hayret ettim.Başlarına kuş pislese Ergenekon yaptırmıştır diyenler nasıl olduda bu olayı da Ergenekon’a yıkamadılar, İşin altından başka bağlantılar mı çıkacaktı yoksa?Dün gece ağız birliği etmişçesine yalaka takımı Kafes planı diye tutturmuşlardı.Merak ediyorum bu yalaka takımına bir yerlerde seminer mi veriyorlar acaba bu günkü konumuz şu…şu..şu..herkes TV lerde aynı şeyi tekrarlıyacak diye?
20 Ocak 2012 14:56
Sayın Solmaz hanım,
merak etmeyin Ergenekon’a bağlama çalışmaları başladı Hrant Dink olayında. Ergenekon örgütüne eylem lazım.Koskoca örgüt. üye olduğunu bilmeyenlerin olduğu bir örgüt. Cinayetler olması lazım örgütün envanterinde. Her ne kadar, hayat boyu birbirini tanımayan, yada 5 dakika bir araya gelseler birbirinin boğazına sarılacak insanlar aynı örgüt için çalışıyor olsalar da.
Çünkü bizde işler tersden gider. “Türk savcıların, öncelikle sağlam şüpheler oluşturmak üzere delil toplamak yerine, şüpheli kişilerin yakalanmasından delillere doğru ilerlemek gibi köklü bir alışkanlıkları olduğu gözlenmekte”. Bunu diyen Avrupa İnsan hakları Komiseri Thomas hammerberg.
yakındır bağlamaları Ergenekon’a yani…..
21 Ocak 2012 22:02
Yahu bu Ergenekon neymiş hiç birimiz anlayamadık ki…
Sağcısıyla, solcusu, faşistiyle komunisti, milliyetçisiyle, pkk’lısı, faili meçhulüyle katili, teröristiyle mitçisi, akla gelebilecek her kesimden her türlü adam bir araya gelmiş, ülkeyi karıştırmamak için ne gerekiyorsa yapmışlar.
Sırf bizi inandırmak için birbirleriyle kavga etmişler, birbirlerine dava açmışlar, hapse atmışlar, hatta hatta birbirlerini öldürmeye bile kalkmışlar. Zaman zaman öldürmüşlerde…
Ne menem bir örgütmüş bu anlamadım ben.
Devletimiz zeval görmesin, bu musibeti temizleyip tüm sorumluları içeri tıktı da hepimiz rahat bir nefes aldık. Bakın ülkede ne huzursuzluk kaldı, ne asayiş problemi… Artık kimse ağzını açıp hiç bir şeyden şikayet etmiyor… kimse ölmüyor, kimse bomba atmıyor… terör merör kalmadı… kökü kurudu.Her şey güllük gülistanlık. Hizbullah’da mücadeleye geri döndüğünü duyurmuş. Dinimiz imanımız da güvence altında demektir.
Hrant Dink gibilerin katilleri bile şıp diye bulunup cezalandırılıyor. 95 yaşına gelmiş eli ayağı titreyen ihtiyarlardan bile Diktatör Pinochet gibi davrandı diye hesap sorulabiliyor.
İnşallah ülkeyi 12 eylüle sürükleyen siyasilerden, emniyet görevlilerinden, mitçilerden, bürokratlardan falan da ecelleriyle ölmeden önce hesap sorulacak. O güzel günleri de göreceğiz.
En çok istediğim şey ise Nihat Doğan ve İzzet Yıldızhan’ın otelde yaşadıkları dehşet verici anların müsebbibi olan Ergenekon üyelerinin tespit edilip yakalanması… Eh o da olursa değme gitsin.
22 Ocak 2012 12:29
Hrant Dik davasının mahkeme kararı açıklandıktan sonra, mütareke basınında yazılanlara bakarak, Şike davası ile ilgili iyice su üstüne çıkan cemaat-rte kapışmasının devamı geliyor sanmıştım.Meğerse tersden çakıyorlarmış.Kontrgerilla, Ergenekon ‘a bağlama konusunda her zaman yaptıkları gibi topyekun kampanya başlattılar. İlgili, ilgisiz olaylardan yola çıkarak(Hudson senaryoları), Ergenekon’a bağlama gayretleri had safhada.
Bu konuda kitaplar yazmış olan, olayı aydınlatmaya çalışmış olan Nedim Şener ise, Ergenekon dan tutuklu. Ya Sevgili Olasılıksız, dediğin gibi bu ne menem bir örgüttür. Hem cinayete azmettirir. Hem de cinayeti aydınlatmaya çalışır.
http://www.odatv.com/n.php?n=dink-cinayetini-anlama-kilavuzu–2101121200
Şimdi, Odatv linkini görünce bazıları yine huylanabilir. Nedim Şener’in Kırmızı Cuma kitabından alıntılar var. Nedense olayın bu boyutları hiç araştırılmamıştır. Kontrgerilla vardır, Ergenekon vardır, Derin Devlet vardır diyenler nedense hiç polisi işaret etmiyor?
Öldükten sonra neredeyse(Ya da öldürüldü mü demeliydim) demokrasi şehidi ilan Muhsin Yazıcıoğlu’nun bir TV programında söylediği “Bizim nadasa bıraktığımız tarlalarımızı birileri sürmüş” sözü neyi anlatıyordu acaba?
Bu ve benzeri Rahip Santora, Zirve Yayınevi cinayetlerinde Alperen Ocakları ve Işıkevleri bağlantıları neden araştırılmadı.
Yine bu cenah tarafından, geçtiğimiz aylarda neredeyse Aziz ilan edilmeye çalışılan Cem Ersever-Muhsin Yazıcıoğlu bağlantıları. Bunları yazan, ortaya çıkaran Soner Yalçın’da aynı örgütün elemanı!!!Hayret.
Bu ülkede kontgerilla sözünü ilk telaffuz eden, 40 yıldır bu konuda kalem oynatan her alanda kontgerilla ile mücadele eden isimlerin hepsi, Ergenekondan içerde!!!!!
Yıllarca bize nasıl da tersten çakmışlar!!!!!!!Uyanamamışız.
Sadullah Ergin’in dediği gibi “Dink’i öldürenlerle ülkede darbe yapanlar aynı eller”. Elhak doğru.Sivil darbe yapanlarla aynı eller……………………………………….
02 Şubat 2012 00:28
I used to believe in the Sledgehammer Case but not I am officially a convert now; hallelujah! How can I not be after hearing two of the most irrefutable, impeachable witness testimonies: Those of Garret Jenkins- whose sworn enmity to anything Islamic is public konowledge fort he very few who ever heard his name, but employment with MOSSAD has not been proven in the court of law once, I repeat not once; and that of Nilgun Doğan who has no reason to take side in the case? We know the facts according to the zionist operatives (yes u can read it as Jenkins ). But more compelling, irerefutable evicence is provided by Mrs. Doğan which I quote:
(After the 1980 coup), he (General Doğan) said : “Goddamit! Coup d’etat took place”. What more do you “The Cemaat did it”-refuseniks need to see before you too see the light??
Ignorance is biliss.
02 Şubat 2012 12:02
Look who is talking again. So, you have once again nothing to say about the facts put forward by this blog (and Jenkins variuous articles) and just “character assassination” for domestic consumption. So, Gareth Jenkins was initially part of “Global Ergenekon”, and now he is upgraded to being “Mossad employee”, “Zionist operative” and “Enemy of the Islam”. My only only question to you is “Why in English?.
02 Şubat 2012 12:38
Ignorance is really a bliss!
Foo Ling Yu, seems really fooling you! 🙂
First it’s not “Garret” , but “Gareth” secondly for half-brained golden generation trash like yourself using words such as MOSSAD – Zionist might be enough to be fooled, but most of the creatures that are ahead of Apes in the evolution line, much more evidence is required.
Did you get it? Nope? I am not surprised. 🙂
Funny thing.:)
04 Şubat 2012 00:17
@M.K.A.
“why English”?
Yeah, I wonder that myself: Why English Pinar?
Lemme guess: Your Hebrew is kinda rusty?
06 Şubat 2012 12:37
Look, if you continue like this you can’t “fool” anyone.
When you write in English, you should use terms like “Baahtist”, “Ultra-Nationalist” and “Anti-Semitist”. Just read the Wikileaks cable regarding the TNP’s presentation to the US Embassy.
If you insist in using the terms “Enemy of the Islam”, “Zionist/Mossad” etc. when you write in English, some of the international audience can get suspicious. These terms are for Turkish public only.
Do some comparative reading of “Zaman” and “Today’s Zaman” and maybe then you can see the difference.
05 Şubat 2012 02:57
Foo Ling Yu tries “fooling you”!
Funny guy! 🙂 Don’t get mad at him.