Gölcük’ten çıkan Suga belgelerinden : “EK_tefrik.doc” tam bir garabet örneği.
Şöyle ki, güya belgeyi hazırlayan kişi, belgenin imza hanesinde adı bulunan K. Sonay Akpolat.
Belgenin üstverisine baktığınızda ise belgeyi hazırlayanın kullanıcı adı “Sonay Polat” görünüyor.
Sözde belgeyi hazırlayan Sonay Akpolat’ın bilgisayar sisteminde yanlışlıkla “Sonay Polat” kullanıcı ismini alıp bu isimle bilgisayar kullanmasına imkan yok… Sonay Polat isminde başka biri de yok.
Peki neden Sonay Polat?
Fazla mesai çalısan sahte belge çetesi, Balyoz davasında sanık olarak yargılanan Soner Polat’ın isminin geçtiği belgeler de ürettikleri için, bu belgeyi hazırlarken bilgisayarlarının sistem saatini ve kullanıcı adını degiştirdikleri sırada Sonay Akpolat yerine sehven Sonay Polat yazmışlar.
Yani, Sonay Akpolat + Soner Polat = Sonay Polat olmuş.
Bilmek isteyenler için: Soner Polat, sadece 11 no.lu CD’deki üç dokümanda adı geçtiği için Balyoz sanığı (iddianameden görmek icin buraya tıklayın) ve şu anda hapiste.
“EK_tefrik.doc” belgesinin üstverisi:
04 Mart 2011 01:41
Bugune degin Dogan ve Rodrik gayet saglam celiskiler ve bence pek de o kadar da saglam olmayan celiskileri bu blogta paylasmislardi. Yukaridaki garabet kesinlikle ilk gruba dahil diye dusunuyorum, iddia makaminin buna nasil bir aciklama getirecegini merakla bekliyorum.
04 Mart 2011 02:15
Turkiye’de biliyorsun iddia makami genelde aciklama getirmez, “kuvvetli suc suphesi, CMK’nin 100. maddesinde sayilan katalog suclardan olmasi, vs.” diye matbu bir gerekceyle tutuklama ister, insanlar tutuklanir ve senelerce iceride kalirlar.
Yanlis anlama sakin, sadece bu dava icin demiyorum boyle yuzlerce binlerce magdur vatandas var. Keske onlarin hakkinin da savunulabilecegi bir platform yaratabilsek.
04 Mart 2011 12:25
Sevgili Fmeraklı,
Aslında sağlam çelişkilerdi, zayıf çelişkilerdi diye bir şey yok. Sen de biliyorsun ki istisna kaideyi bozar. En azından teoriyi (ispatlanmış hipotez diyelin istersen) darmadağın eder.
Bu blog işlevini daha ilk çelişkiyi ortaya koyduğunda tamamlamıştı. İkincisinden itibaren ortaya koyduğu sahte kanıt üretme çetesinin aslında kağıttan kaplan olduğu ve becereiksizliğinin derinliği sadece. Tabii bir de bu çetenin içine sızmasını farkedemeyen bir kağıttan kaplan daha varmış ki dile getirirsem 301’den yargılanmam söz konusu olur diye susuyorum. 🙂
04 Mart 2011 01:57
Sana sonuna kadar katılıyorum fmerakli.Bende heycan ve sabırsızlıkla bekliyorum.Bu bekleyişimin sonucunda hiçbirşey olmayacağını,hatta bu durumun dikkate dahi alınmayarak es geçileceğinide iyi biliyorum,ama yinede umudum olsun istiyorum,hiç değilse bu soruya bir cevap verilsin istiyorum.Bu arada bir ipucu vereyim istersen.Şöyle bir açıklama ile bu olay yok sayılabilirmi ? SEHVEN :))
04 Mart 2011 02:19
Ya sehven iste ne yapican.
04 Mart 2011 05:31
Uhumm.. Enteresan!
04 Mart 2011 06:18
İshak Alaton bir balyzcunun dünürü olsa idi aydınlanır mı idi acaba?
Baksanıza neler demiş:
****************************************
Balyozcular Türkiye’yi 24 saat içinde batırırdı
EKONOMİ SERVİSİ – 04.03.2011
Balyoz darbe planı soruşturması devam ederken, darbecilerin her şeye el koyma, yabancıları sınır dışı etme, bankaların başına generalleri getirme, para basma gibi planlarına iş dünyasının tepkisi devam ediyor.
Darbe planındaki bu yaklaşımları gülünç bulduğunu belirten Alarko Holding Yönetim Kurulu Başkanı İshak Alaton, “Böyle ekonomi yönetilir mi? Bütün bunlar gösteriyor ki bunları yazan insanlar ne kadar sınırlı bir zekâya sahip.” ifadelerini kullandı. Bu ekibin darbeye muvaffak olması halinde Türkiye’yi 24 saatte batıracaklarını kaydeden Alarko’nun patronu, bunun yanında, aynen bugün Mısır’da yaşandığı gibi Türkiye’den de bazı ailelerin yurtdışına milyar dolarlar götürebileceğini aktardı.
TRT’de yayınlanan Ekonomi Kulübü’ne katılan Alarko Holding Yönetim Kurulu Başkanı İshak Alaton, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bazı işadamların mafya ve Ergenekonvari örgütler tarafından tehdit edilmiş olabileceğini ancak kendisinin böyle bir yaklaşımla karşılaşmadığını belirten Alaton, ailesinin mütevazı yaşantısının buna engel olduğunu söyledi. Eski ortağı Üzeyir Garih’in kendisi gibi doğal bir yaşam sürdüğünü belirten Alaton, “O kadar önemli adamlar da değiliz yahu. Mafyanın ilgileneceği kadar da önemli adamlar değiliz. Açıkça söyleyeyim size, mafya bizimle ilgilenmedi. Bizi yeterli derecede şişman ve sütlü bulmamış olabilir. Cevabım kati, mafya bizimle ilgilenmedi. Yanımızdan bile geçmedi.” dedi. Balyoz darbe planı ile ilgili de açıklamalarda bulunan İshak Alaton, sözlerine şöyle devam etti: “Balyozmuş, Sarıkızmış, Ayışığı, Oraj vs. hazırlıkları yapıldı. Tatbike geçirilemedi. Neden? Çünkü onların içinden birinin dediğini hatırlayın. ‘Biz bu hazırlıkları 1980 darbesinin bir benzeri olarak hazırladık’. Fakat bu insanlar herhalde çok zeki olmasalar gerek diye düşünüyorum. Çünkü 1980’in şartlarında başarılı olmuş bir olayın 2004, 2005, hatta 2010 yılında başarılı olması mümkün değil. Çünkü insanlar değişti. Şartlar değişti.” İşadamı ayrıca böyle bir planın gerçekleşmesi halinde 3-5 bin kişinin mutlu olacağına, buna karşın milyonlarca kişinin de fakirlik içinde sürüneceğine dikkat çekti.. 12 Eylül 2010’da yapılan referanduma da değinen İshak Alaton, bu adımın topluma daha uygun bir anayasanın yolunu açacağını söyledi. Kendisinin de bundan dolayı ‘iki defa evet’ dediğini aktaran Alarko’nun patronu, sözlerine şöyle devam etti: “Neden? Çünkü bu, basit bir olay. Kavga edebilecek bir mevzu değil. TÜSİAD’ın içinde bazıları dünde yaşamaya çalışıyor, diğerleri de yarını açmak istiyor.” Alaton, TÜSİAD darbelere hayır diyebilseydi Türkiye ‘de tarih farklı yazılabilir miydi?” sorusu üzerine, “Ben bunu düşünmek bile istemiyorum. Yani bu düşünülemeyecek bir olay.” cevabını verdi.”
04 Mart 2011 11:02
Fareler gibi neden çarpışıyor ?
a. Cemaatden henüz mamalanamadı.
b. Cemaatin maması bal geldi.
c. Ne yaptığını bilmiyor.
04 Mart 2011 16:36
Vay be, Turkiye’de halen kimsenin bilmedigini Ishak Alaton biliyormus ha. Gercekten etkilendim. O zaman Putin gibi adam demek ki bu Alaton.
Yakinda Nedim Sener ve Ahmet Sik’la ilgili goruslerini de aciklar herhalde Alaton.
04 Mart 2011 08:18
Nihayet gercek bir darbeci icin suc duyurusunda bulunuldu. En sonunda bas bas bagira bagira sesimi birileri duydu 🙂 Cevik Bir den sonra umarim, kendi agziyla itiraf eden ve bati calisma grubunun “terms of reference” ini yazan cetin dogan hakkinda da umarin yakinda ikinci bir suc duyurusunda bulunulur. Basindan beri olmasi gerekenler bunlardi. Bakalim Dani ve Pinar 28 subat icin neler uydurucaklar bekleyip gorecegiz!
Yenisafaktan alinti….. http://yenisafak.com.tr/Gundem/?t=04.03.2011&i=306398
2 NUMARA’ya suç duyurusu
Büyük Birlik Partisi (BBP) İstanbul İl Başkanlığı tarafından, emekli general Çevik Bir hakkında Sultanahmet Adliyesi’nde suç duyurusunda bulunuldu. Konuya ilişkin açıklama yapan BBP İstanbul İl Başkanı Bayram Karacan, “Anayasal suç olan bu darbeyle ilgili herhangi bir işlem yapılamaması dikkat çekilmeye değer bir konudur. Bugün biz 28 Şubat sürecinin en önemli aktörlerinden biri olan Çevik Bir hakkında suç duyurusunda bulunduk” ifadelerini kullandı.
04 Mart 2011 23:19
Bazıları suç duyurusunda bulunur. Bazıları ise suç uydurmaya devam eder.
Suç uyduranları şeytana havale ediyorum.
Onlar şeytana bile pabucunu ters giydirirler ya.