“Balyoz” darbe planını imal eden sahtekarların geride bıraktıkları izler hayli bol ve bunları burada sıkça paylaşıyoruz (Çelişkiler ve Kanıtlar bölümünden ulaşabilirsiniz). Bu listeye yeni bir zamanlama hatası daha ekliyoruz.
“Balyoz” CD’lerindeki belgelerden bir tanesinin üstünde ismi olan (adını burada vermeyeceğimiz) bir subay, CD’de bu belgelerin üretildiği gösterilen tarihte yurt dışında görevde bulunuyor. Dolayısıyla bu belgeyi hazırlamış olması mümkün değil. Bu da CD’deki belgenin sahte olduğunu, tarihinin ve/veya hazırlayıcısının adının bir başkaları tarafından kasıtlı bir şekilde değiştirildiğini gösteriyor.
Bu subay, sorgusunda bu belgenin kendisine sorulması üzerine pasaportunu gösterip, belgeyle ilişkisi olmadığını anında kanıtlıyor. Bunun üzerine de savcılar subayı tutuklamıyorlar.
Ancak savcılar acaba düşünmüyorlar mi ki, bu belge bariz bir şekilde sahte ise, o belge ile beraber aynı CD’ye kaydedilmiş diğer belgelerin de sahte olma ihtimali—en azından—hayli yüksektir?
Bu sorunun cevabı maalesef “hayır.” Çünkü bu diğer belgeleri hazırladıkları iddia edilen emekli ve muvazzaf subaylar tutuklanıyor ve halen tutuklu bulunuyorlar.
Savcılarımızın bu denli basit bir mantık hatası yapabileceklerine inanmak istemiyoruz. Ama bu olasılığı dışlamak, maalesef daha kötü senaryoları gündeme getiriyor.
13 Mayıs 2010
Çelişkiler ve kanıtlar, GENEL