İnsaf artik!

Türkiye’de liberal-demokrat görüşlü köşe yazarlarının Çetin Doğan’ın suçlu olduğuna dair kesin hükümlerinin kaynaklarını, bazen bu konuda yalan olduğu bariz yayınlar yapmaktan kaçınmamalarının sebeplerini anlamaya çalışıyoruz.  Bu amaçla bu yazarlarla temas edip, bize açık görünen bazı gerçekleri onlarla paylaşmaya çalışıyoruz.  Bizim anlamadığımız, bilmediğimiz birşeyler varsa onu açıklığa çıkarmak istiyoruz.

Son olarak, askeri savcılığın “Balyoz darbe planları”nın gerçek olduğuna dair kanıt bulunmadığını belirten bilirkişi raporunu bu yazarlardan bir kısmının yanlış—bu planların doğruluğu kanıtlanmış gibi—aksettirmesi üzerine bu yazarlara yazıp, düzeltme yapmalarını istedik.

Cevap yazan tanıdığımız bir köşe yazarının bize yazdıklarını—isim vermeden—sizinle paylaşmak istiyoruz.  Kafaların bu konuda ne kadar koşullanmış olduğunu göstermesi açısından çok faydalı. Tanıdığımız şöyle yazıyor:

gelinen noktada eğer kayıt altına alınan konuşmalar ve ondan birkaç ay önce yapıldığı anlaşılan dar kadrolu bir komutan toplantısında alınan kararlar tamamen uydurma ise, ortada askerlere karşı asker içinden bir manipülasyon var demektir. ancak eğer bu delillerde bir gariplik olsaydı, şu anki tepkilerin çok farklı olması gerekeceğini mantıklen ve deneyimle biliyoruz. anlaşılan o deliller gerçeğe tekabül ediyor… yargı kendi işini yaptı ve siyasi kabulü asker siyasetçilere bıraktı. sizin özel konumunuz bu mesele ile uğraşmanızı daha ‘kullanılabilir’ hale getiriyor. tepeden konuşmuş gibi olmak istemem ama bence mesafe almanızda yarar var… alıntı yaptığınız ikinci mesaj siyasi bir ifade. önemli olan bu belgelerin doğru olduğunun kanıtlanması değil, çarpıtılmış olduklarının hala ve aylar sonra bile asker tarafından kanıtlanamaması…

Bu yanıtı anlayabiliyor değiliz. Şu noktalara dikkatinizi çekeriz.

1. Bize bu yanıtı yazan köşe yazarı, gazete yazısında askeri savcılığın darbe planının gerçek olduğu kanısına varmış olduğunu yazmıştı.  Bizim bunun yanlış olduğunu kendisine hatırlatmamıza rağmen hatasını kabul etmek eğiliminde değil.  Bu konuya dürüstçe yaklaşmak gayreti içersinde olsaydı, mesajına önce “evet, askeri savcının vardığı sonuçları yanlış aktardığımın farkındayım” diye başlardı, ondan sonra “ama…” diye devam ederdi.
2. Askeri savcılığın yaptığı açıklamanın neresinin siyasi olduğunu anlamış değiliz.  Askeri savcılık açıkça darbe planlarının “gerçek olduğuna dair bir tespit yapılmamıştır” diyor.
3. Taraf’ın yayınladığı herşeyin uydurma olduğunu kimse iddia etmiyor.  Kayıt altına alınan seminer konuşmalarının uydurma olmadığı Çetin Doğan tarafından bizzat açıklandı.  Bunlarda suç unsuru teşkil edecek hiçbir şey yok. Öte yandan altında “Çetin Doğan” yazılı Balyoz harekat planının gerçek olduğunu gösteren hiçbir kanıt yok.  Bunun uydurma olduğu kesin.
4. Askerlerin bu konuda eskisinden daha sessiz kalmaları bizce bu noktada siyasi güçlerini kaybetmiş olmalarını anlamalarından kaynaklanıyor.  Bu noktada “biz bu işleri yargıya bırakıyoruz” ötesinde bir şey söyleselerdi başta bu köşe yazarı olmak üzere herkes “asker gene yargıya karışıyor” diye bas bas bağırırdı.  Nitekim, askeri savcılığın bilirkişi raporu üzerine—ve medya’daki yalan haberleri düzeltmek için—yaptığı açıklamayı dahi bu köşe yazarı “siyasi” buluyor!
5. Köşe yazarımız, önemli olan bu belgelerin doğruluğunun kanıtlanması değil “çarpıtılmış olduklarının hala ve aylar sonra bile asker tarafından kanıtlanamaması” diyor.  Bu sözler bizi hayretler içersinde bıraktı.  Eğer kendini demokrat sananlar bile sanıkların suçsuzluklarını kendilerinin ispat etmesi gerektiğini düşünüyorsa durumumuz gerçekten vahim.

Bu tanıdığımız, yazısında “askerî savcılık, bu ‘seminerin’ bir darbe hazırlığı olduğu kanaatine vardı” diye yazmıştı.  Askeri savcılık ise “söz konusu seminer faaliyetlerinin darbe planı teşkil ettiğini söylemek mümkün değildir” şeklinde açıklama yapmış bulunuyor.  Bu çelişkiyi ona belirttiğimiz zaman bu köşe yazarı bize attığı mesajda, “o raporu [askeri savcılık raporunu] nasıl tamamen ters aktardığımı anlamış değilim” diyor.

Bunun üstüne söyleyecek laf bulamıyoruz.