Sabah gazetesi 4 Haziran günü “AK Parti’ye 2 çelme planı” başlıklı haberiyle “AK Parti’nin seçimler öncesinde zayıflatılmasını ve içten vurulmasını hedefleyen iki ayrı eylem planı ortaya çıktı” diye duyuruyor. Haber için buraya ve buraya tıklayın.
Haberde iki belgeden bahsediyor:
Belgeleri sırasıyla incelemeden önce, Gölcük’ten çıkan belgeler hakkında tutanak hazırlayan emniyetin belgeleri nasıl düzenlediğini belirtelim. Balyoz sanıklarının her biri için ayrı bir klasör açan emniyet gorevlileri, bir kısım sanıkların isimleri altında “ESKİ VERİ (2010-185)” ve “YENİ VERİ (2010-1003)” isimli iki klasör altında belge tasniflerken, diğer kısım sanıkların isimleri altında bu iki klasöre ek olarak “DİĞER VERİ (Ergenekon-Poyrazköy-Kafes-Casusluk Vb.)” isimli bir klasör açılmış.
(Ne hikmetse, Gölcük’te bir döşemenin altında bulunan 5 nolu harddiskin içinden Ordu ile ilgili yürütülen tüm soruşturmalarla ilgili belgeler çıkıyor. İngilizce deyimiyle, “how convenient!”)
Birinci belge
Sabah gazetesinin bahsettiği (1) numaralı belge, Emniyet’in Özden Örnek ve Cem Gürdeniz için hazırladığı klasörler altında bulunan “DİĞER VERİ” klasörü içinde bulunuyor. Haberde belgenin adı verilmiyor, ancak yapılan alıntılardan, bu belgenin ÇAĞDAŞ TÜRKİYE.doc isimli belge olduğunu anlıyoruz. Belgeye buradan ulaşabilirsiniz.
• Bu belge ilk kez “PLP. BSK.” isimli kullanıcı tarafından 6 Eylül 2003’de kaydedilmiş, ve son kez 21 Mayıs 2008’de “ORAMİRAL ÖZDEN ÖRNEK” isimli kullanıcı tarafından kaydedilmiş! Özden Örnek Ağustos 2005’de emekli olduğuna göre, 2008’de belgeyi nasıl Deniz Kuvvetleri’nde (Company name: DZKK) güncellemiş belli değil! Emniyet’in tespit tutanağında bu acayiplikten hiç bahsedilmiyor.
Üstverisinde bile Cem Gürdeniz kullanıcı adı gorünmemesine rağmen (kaldı ki, üstverisinde bu kullanıcı adının gorünmesi tek başına belgeyi Gürdeniz’in hazırladığını kanıtlamaz), Sabah’ın haberinde kesin bir dille belgenin Cem Gürdeniz tarafından hazırlandığı yazıyor.
• Bunun yanı sıra, habere göre, belgede Gürdeniz’in “Bu hükümet gitmeli” ifadesi dikkat çekiyor. Oysa bu ifadeler bu belgede degil, aynı klasör altındaki bir başka dijital belgede, AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI.doc’da, yer alıyor. Yine altında imza ya da hazırlayan adı olmayan bu Word belgesinin sonunda “Bu hükümet gitmelidir. Yapabileceğimiz bir çok şeyin olduğuna da inanıyorum.” ifadesi yer alıyor. Bu belgeyi görmek için buraya tıklayın.
Bu belge üstverisine göre ilk kez “a” isimli kullanıcı tarafindan 13 Aralık 2005’de, son kez 21 Mayıs 2008’de yine “a” isimli kullanıcı tarafından kaydedilmiş (Company name: x). Tekrarlayalım, altında ne hazırlayanın adı var, ne de imza.
“AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI.doc” belgesinin ilginç bir yanı da, özellikle ikinci sayfadan sonra Türkçe karakterlerden “ı” yerine “i”nin, “ş” yerine “s”nin, “ğ” yerine “g” kullanılması (belgenin bu kelimeleri işaretleğimiz halini görmek için buraya tıklayın). Kimi tapaj hataları da Q-klavyenin kullanıldığına işaret ediyor. Örneğin (sayfa 5):
“(…) turban sorununa yer verilmedigi DIB tarafindanAB’ye sikayet edilnistir.”
“AKP içersinde oldukça fazla sayida kürt milletvekili, olmasi bu olusumu hazirlanakta ve hizlandirmaktadir. Ne tedbirler alindigi veya alinmabilecegi bilinmemektedir.”
(Q-klavyede “n” ve “m” harfleri yanyanadır.)
Bu belgenin bulunduğu 5 nolu hard diskten çıkan sahte belgeler hakkında daha önce yazmıştık, bir örnek için buraya tıklayın.
İkinci belge
Bu belgenin adı haberde de belirtilmiş. Bahsedilen, “İrticai Faaliyetler ŞUBAT2005- 3.doc” isimli Word belgesi. Bu belge yine 5nolu hard diskte bulunuyor. Emniyet bu belgeyi tespit tutanaklarına dahil etmemiş (dolayısıyla biz belgeyi göremiyor, belgeye link veremiyoruz). Ancak, bu belgenin adı Donanma Komutanlığı’nın raporunun EK-Ç’sinde “Manipulatif” dosya isimleri arasında listelenmiş:
Donanma Komutanlığı Bilirkişi Heyet Raporu’nda bilirkişiler, sistem tarihi ile oynanmıș bir bilgisayarda kaydedilen ve “manipülatif” tabir edilen bu belgelerin, 5 numaralı hard diske, bu diskin işletim sisteminin son kapatıldığı tarih olan 28 Temmuz 2009’dan sonraki bir tarihte geçirildiğini değerlendiriyor.
El koyma tutanaklarında Bertan Nogaylaroğlu imzalı bir belge bulunmuyor (Gölcük’te el konulan çuvalların içinden çıkanların listesini ve el koyma tutanağını buradan görebilirsiniz). Bu durumda, Nogaylaroğlu’nun adınının, “İrticai Faaliyetler ŞUBAT2005- 3.doc” isimli Word belgesinin imza blokunda belirdiğini, Sabah gazetesinin de “imzalı belge” şeklinde yanıltıcı yayın yaptığını tahmin ediyoruz.
Kısaca:
1. Sabah gazetesinin yeni belge olarak sunduğu belgeler Ocak 2011’den beri ortada bulunan emniyet tutanak klasörlerinde bulunuyor, mevcudiyetleri yeni haber değil;
2. Bu belgeler de, tüm diğer Balyoz belgeleri gibi imzalı değil;
3. Bu belgeler, Gölcük’ten sahteliği kanıtlanmış diğer belgelerle beraber ortaya çıkıyor;
4. Bu iki belgede de bu belgelere şüpheyle bakılmasını gerektiren gariplikler var (Q-klavye kullanılmış olması, Özden Örnek’in 2008’de kullanıcı olarak görülmesi).
GÜNCELLEME:
Mac OS’de Word programı ile açıldıklarında, hem ÇAĞDAŞ TÜRKİYE.doc hem de AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI.doc için “properties” altında, “statistics” bölümünde “modified: 21 May 2008” yazıyor.
Windows OS’de aynı belgeleri açmaksızın, üzerinde sağ click ile “properties”e baktığınız zaman her ikisi icin de “modified: Wednesday, May 21, 2008” yazıyor.
Öte yandan belgeleri Microsoft Word ile açıp “properties”e baktığınızda ÇAĞDAŞ TÜRKİYE.doc isimli belge icin “last modified: 9.06.2003 3:22 pm (yani 6 Eylül 2003), AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI.doc isimli belge için ise “last modified” 12.13.2005 5:12 pm (13 Aralık 2005) yazıyor.
Bu farkın neden kaynaklandığına dair Olasılıksız rumuzlu yazarın bir açıklaması var, ancak biz hala 21 Mayıs 2008 tarihinin tam olarak neye işaret ettiğini anlamadık (örneğin, belgeler bu tarihte hangi kullanıcı isimi ile “modify” edilmiş?).
06 Haziran 2011 23:30
Golcuk belgelerinde soru isaretleri uyandiran gariplikler oldugu dogru. Dogan ve Rodrik’in dikkat cektigi ve yine 5 nolu harddiskte yer alan bir belge icin bilirkisi raporunda su ifadeler yer aliyor:
“Diğer taraftan EK-B listede olmayan ve sahibi “ikk” kullanıcısı olan “yasemin.ppt” isimli dosyanın içerisinde Temmuz 2008 ayına ait bir banka alındı belgesinin taranmış hali bulunmasına rağmen, dosyanın değiştirilme tarihinin 20 Ağustos 2003 olarak göründüğü tespit edilmiştir. Söz konusu tarih uyumsuzluğu hakkında mantıklı bir açıklama yapılamamıştır.”
Soz konusu banka alindi belgesinin bir ordu mensubunun esine ait sigorta policesi dekontu oldugu bilgisi de yine bilirkisi raporunda yer aliyor. Tabii bu durum, eger Golcuk belgeleri o harddiske disaridan yuklendi ise, var oldugu iddia edilen sahte belge cetesinin harddiskte kayitli 2008 tarihli bir banka dekontunu 2003 tarihli kaydetmek gibi bir munasebetsizlikle neden istigal etmis olabilecegi sorusunu da beraberinde getiriyor. Donanma bilirkisi raporunda manipulatif diye nitelendirilen belgelerin isletim sisteminin son kapatildigi tarih olan 28 Temmuz 2009’dan sonraki bir tarihte kaydedildigi seklindeki degerlendirmenin de bulguya dayanmaktan ziyade bir kanaat olarak ifade edildigi soylenebilir. Bu arada bilirkisi raporunda manipulatif olarak degerlendirilmeyen yaklasik 800 kusur belge ile ilgili olarak da su ifade kullanilmisti:
“kullanıcı personelin görev fonksiyonu kapsamına girip girmediği konusunda mevcut veya oluşturulduğu tarihteki yasal düzenlemeler de dikkate alınarak değerlendirilmesi hususu Askeri Savcılık makamının takdirine bırakılmış olan 800 adet dosya “incelemeye değer” olarak nitelendirilmiştir”
Ben sahsen bu 800 adet dosyanin askeri savcilikca incelenip incelenmedigin, incelendi ise ne tur bir sonuca varildigini ogrenmeyi de cok isterdim.
Bir de Cagdas Turkiye isimli belgesi ile ilgili de bir garip durum var. Belgenin ustverisine baktigimda son kaydeden kullanici olarak Ozden Ornek’in ismini goruyoruz, ancak belgenin ustverisinde Dogan ve Rodrik’in iddia ettigi gibi belgenin son olarak 21 Mayis 2008’de kaydedildigi bilgisi yer almiyor. Yukaridaki linkten indirdigim belgenin ustverisi asagida; gorulecegi uzere belgenin son kaydedicisi Ornek olarak gorunuyor ancak son kaydedilme tarihi, yaratilma tarihi ile ayni 06-Sep-03 10:22pm. Bana fetocu diyenler utanir mi bilmem ama belgede ilginc olan ve blog yazarlarinin uzerinde durmadigi bir gariplik var. Ustveriye gore belge olusturulmadan yaklasik iki saat once ciktisi alinmis olarak gorunuyor. Bilgisayar konusunda daha yetkin isimler bu noktaya bir aciklik getirirler diye umuyorum. Bir de belgenin toplam editing suresinin sifir dakika sifir saniye olmasi, belgenin o harddiskte hic acilmadigi ya da acildi ise hic bir degisiklige ugramadigi, kaydedilmeden kapatildigi anlamina geliyor saniyorum. Bu durumda son cikti zamaninin iki saat once olmasi belgenin bu harddiske aktarilmadan iki saat once ciktisinin alindigi anlamina da gelebilir belki, ama dedigim gibi bunun yorumunu isin uzmanlarina birakmak lazim.
Authors: PLP. BSK.
Last saved by: Oramiral Ozden Ornek
Revision number: 2
Version number:
Program name: Microsoft Word 10.0
Company: DZKK
Manager:
Content created: 06-Sep-03 10:22pm
Date last saved: 06-Sep-03 10:22pm
Last printed: 06-Sep-03 8:06pm
Total editing time: 00:00:00
Dogan ve Rodrik’in hakli oldugu noktalardan biri belgenin ustverisinde Cem Gurdeniz’in gorunmuyor olmasi. Emniyet PLP. BSK. isimli kullanicinin Gurdeniz olduguna hukmetmis anlasilan. Gurdeniz’in o tarihlerdeki yeri/gorevi ve/veya PLP. BSK isimli kullanici tarafindan hazirlanan baska belgelerde imza icin Gurdeniz’in isminin acilmis olmasi gibi ihtimaller emniyetin boyle bir kanaate ulasmasinda etken olmus olabilir.
Dogan ve Rodrik’in linkini verdikleri ikinci belgeyi de indirdim, son kaydedilme tarihi ile ilgili celiski o belgede de mevcut, zira belgenin ustverisinde yine 21 Mayis 2008 tarihi yer almiyor; ilk kayit tarihi de Dogan ve Rodrik’in soyledigi gibi 13 degil 14 Aralik 2005 (Bu muhtemelen yazim hatasidir, zira kalveyede 3 ve 4 tuslari yanyana duruyor!). Yukarida linki verilen belgenin ustverisini aynen veriyorum:
Authors: a
Last saved by: a
Revision number: 2
Version number:
Program name: Microsoft Word 10.0
Company: x
Manager:
Content created: 14-Dec-05 5:33am
Date last saved: 14-Dec-05 9:12am
Last printed:
Total editing time: 00:08:00
Velhasil kelam, sayin Dogan ve Rodrik son kaydedilme tarihi olarak 21 Mayis 2008 bilgisine nereden ulastilar merak ediyorum, zira linklerini verdikleri belgelerin ustverisinde boyle bir bilgi yer almiyor.
07 Haziran 2011 03:01
Sizin tespit ettiğiniz gibi, dosyanın yaratılma ve son kaydedilme tarih ve saati aynı. Yazdırma saati ise 2 saat önce gözüküyor. Toplam düzenleme süresi 0…
Ancak Dani ve Pınar’ın belirttiği 21 Mayıs 2008 sanıyorum dosyanın “kaydedilme” tarihi.. Yani Word dosyası olarak değil, bir yerden alınıp diğer bir yere kopyalanma tarihi… Dosyanın imajı elimizde olmadığı için bu tarih bizde bilgisayara kaydettiğimiz/indirdiğimiz tarih olarak gözükür.
Word dosyasının META bilgisi OLE Metadata bilgisidir.
Dosyanın Meta bilgisi ise FILE SYSTEM METADATA olarak bilinir.
Birini word, diğerini windows veriyor.
07 Haziran 2011 04:46
Sayin Olasiliksiz,
Asagidaki yorumunuzu da okudum, ikisine birden cevap veriyorum. Bir nebze Altan beyin isaret ettigi bazi hususlarla da ilgili olacak asagidaki yorumum.
Onerdiginiz sekilde belgelerin ustverisine baktim, daha once verdigim 2003 ve 2005 tarihleri belgenin orjinali icin gecerli, bir de belgeyi benim bilgisayarima indirip kaydettigim tarih ve saat ayri bir bilgi olarak eklenmis. Yani soylediginiz gibi Windows ayri bir tarih ve saat bilgisi isliyor dosyaya, ama belgenin orjinal halindeki bilgileri de sakliyor. Yanlis anlasilma olmasin; orjinal nitelemesini verilen linkle indirilen belge anlaminda kullaniyorum.
Dogan ve Rodrik’in verdikleri goruntulerde 21 Mayis 2008 tarihi “modified” bilgisinin karsisinda yer aliyor, o yuzden sanki bana windows tarafindan degil word tarafindan verilmis bir tarihmis gibi geliyor, zira bir dosya bir yerden bir yere tasindiginda bilgisayar dili ile modify edilmis olur mu cok emin degilim, onu bir bilenin aciklamasi lazim… Bir de belgeyi indirerek siz de dahil 4-5 kisi ustverisine bakti ve hickimsede 21 Mayis 2008 tarihi gorunmuyor, bunun da altini cizmek lazim.
Ancak eger soylediginiz dogru ise, yani Dogan ve Rodrik’in verdigi 21 Mayis 2008 tarihi dosyanin word’de kaydedilme tarihi degil, bir yerden alinip bir yere kopyalanma tarihi ise, bilmiyorum farkinda misiniz ama Dogan ve Rodrik’in temel iddiasini curutmus oluyorsunuz.
Dogan ve Rodrik, birinci belgenin “son kez 21 Mayıs 2008’de “ORAMİRAL ÖZDEN ÖRNEK” isimli kullanıcı tarafından kaydedilmiş” oldugunu iddia ediyorlar. Eger soylediginiz dogru ise, 21 Mayis 2008 tarihi belgenin word’de son kaydedicisi olan Ornek pasa tarafindan kaydedildigi tarihi degil, bir yerden bir yere kopyalandigi tarihi gosteriyor ki, teorik olarak Eylul 2003’de Ozden Ornek tarafindan son defa kaydedilmis olan bir word belgesi Mayis 2008 tarihinde herhangi biri tarafindan bir yerden bir baska yere tasinabilir. Ornek’in o tarihte emekli olmus olmasi bir anlam ifade etmiyor dogal olarak.
Amma velakin Donanma bilirkisi raporunda yer alan bir tespit ozunde hem Dogan ve Rodrik’in iddiasini curutuyor; hem de sizin getirdiginiz aciklamanin soz konusu belgeler icin gecerli olamayacagini ortaya koyuyor.
Dogan ve Rodrik ilk belge icin soyle diyor:
“Bu belge ilk kez “PLP. BSK.” isimli kullanıcı tarafından 6 Eylül 2003’de kaydedilmiş, ve son kez 21 Mayıs 2008’de “ORAMİRAL ÖZDEN ÖRNEK” isimli kullanıcı tarafından kaydedilmiş! Özden Örnek Ağustos 2005’de emekli olduğuna göre, 2008’de belgeyi nasıl Deniz Kuvvetleri’nde (Company name: DZKK) güncellemiş belli değil! Emniyet’in tespit tutanağında bu acayiplikten hiç bahsedilmiyor.”
Merak edip baktim acaba bilirkisi raporu bu belge icin ne soyluyor diye; bilmiyorum sayin Dogan ve Rodrik de ayni seyi yapti mi?
Bilirkisi raporunda incelenen belgeler ikiye ayrilmis: manipulatif belgeler ve incelemeye deger belgeler. Rapora gore oraj ve suga plani ile ilgili belgeler manipulatif nitelikte imis, ve bilirkisilerin kanaatine gore harddiskin kullanimdan ciktigi 28 Temmuz 2009 sonrasindaki bir tarihte harddiske kaydedilmisler.
Incelmeye deger belgeler icin ise bilirkisi raporunda su ifade yer aliyor:
“Yapılan incelemede hard diskler içerisinde bulunan ve kullanıcı personelin görev
fonksiyonu kapsamına girip girmediği konusunda bilirkişi heyetince karar verilemeyen toplam
883 adet dosyanın, mevcut veya oluşturulduğu tarihteki yasal düzenlemeler de dikkate
alınarak değerlendirilmesi hususu Askeri Savcılık makamının takdirine bırakılmıştır. Bu
dosyalar bilirkişi heyetince “İncelemeye değer” adıyla nitelendirilmiş olup listesi EK-E’de,
söz konusu dosyaların kopyaları EK-F yoğun disk (CD) içinde sunulmuştur.” (sayfa 29)
Ayni sayfanin altinda incelemeye deger bulunan belgeler ile ilgili yapilmasi gereken islem de su sekilde ifade edilmis:
“Manipülatif olmadığı (hard disklere sonradan kaydedilmediği tespit edilen) ve “incelemeye değer” olarak adlandırılan dosyalar ve döşeme altındaki malzemelere ilişkin bilgisi bulunabileceği değerlendirilen Donanma Komutanlığı İstihbarat İKK ve Güvenlik Şube’de görev yapan tüm personelin ifadelerine başvurulması/sorgulanmasının”
Incelemeye deger belgeler listesinde 22. sayfada 6(f) ve 24. sayfada 6(r) maddelerine baktigimizda bir de ne gorelim:
“(f) ““TOPLUMSAL DURUM ANALİZİ VE ÖNERİLER (TASLAK)” başlıklı yazıyı havi bir adet dosya (ÇAĞDAŞ TÜRKİYE.doc)…
(r) “AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI (DURUM TESPITI)” ve “İRTİCAİ UNSURLARIN AÇIKÖĞRETİM LİSELERİNİ YÜKSEK ÖĞRETİME GİRİŞTE KAYNAK OLARAK KULLANMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİDİR.”başlıklı yazıları havi iki adet dosya (AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI.doc; İRTİCAİ FAALİYETLER.doc),
Yani bilirkisi raporuna gore bu belgeler manipulatif belgeler degil, incelemeye deger belgeler, diger bir deyisle bilirkisinin ifadesine gore bu belgeler harddiske “sonradan kaydedilmedigi tespit edilen” belgeler arasinda yer aliyor. Ozellikle ilk belge icin bilirkisi raporunda belgenin 2005 yilinda emekli olmus bir kuvvet komutani tarafindan 2008 yilinda kaydedilmis gorundugune iliskin bir bilgi olmadigi gibi, belgenin oraj ve suga planlari ile ilgili manipulatif olarak nitelendirilen belgeler ile birlikte harddiske sonradan kopyalandigina iliskin bir degerlendirme de yapilmiyor. Dogan ve Rodrik raporun incelemeye deger belgelere iliskin ekini blogta yayinlanmadilar, sadece manipulatif olarak degerlendirilen belgelere iliskin eke link verdiler. Ama eger 2005’te emekli olmus kuvvet komutaninin 2008’te bir belgeyi kaydettigi seklinde bir emare olsa idi bilirkisiler o belgeyi icinde suc unsuru var mi diye askeri savcilikca incelenmesi gereken belge olarak degil manipulatif belge olarak nitelendirirdi diye tahmin ediyorum. Kuvvetle muhtemel, bilirkisiler de bu belgelere iliskin degerlendirmelelerini yaparken son kaydedilme tarihi olarak 2003 ve 2005 yillarini baz aldilar, ama bunu ilgili eki okumadan kesin bir sekilde dile getirmek mumkun degil.
Bir de tabii eger sizin soylediginiz dogru ise ve belge 21 Mayis 2008’de word’de kaydedilmemis ve bir yerden bir yere tasinmis ise, bu islemin harddisk istihbarat subesindeki bilgisayarda takili, yani faal iken yapilmis olmasi gibi bir goruntu de ortaya cikiyor, zira harddiskin kullanim disi kaldigi tarih bilirkisi raporuna gore 28 Temmuz 2009.
Sozun ozu, Dogan ve Rodrik 21 Mayis 2008 tarihini acayip bulduklarini ve emniyetin bundan hic bahsetmedigini ifade etmisler. Gorulen o ki, donanma bilirkisi raporunu hazirlayanlar da en azindan raporlarinda bu acayiplikten bahsetmemisler. Raporun ilgili ekini keske gorsek de daha net bir degerlendirme yapsak…
07 Haziran 2011 13:56
Sayın fmerakli,
İşte aynen bu söylediğiniz nedenlerle bu dökümanların belge veya delil kabul edilmesi mümkün değil… 🙂
Orijinal dosya elimizde olmadığı için 2008 tarihini teyid edemiyoruz. Ama 2008 gibi bir tarih varsa bunun doğrulaması için dosyanın yazıldığı/yaratıldığı bilgisayara ulaşmak gerekiyor.
Ayrıca sizin belirttiğiniz gibi, dosyanın daha oluşturulmadan yazdırılması ve düzenleme sürenisinin 0 sn. olması, üstelik oluşturma ve kaydetme sırasında 3 saat fark gözükmesi gibi nitelikler bu dosyanın oynandığının açık göstergesi. Böyle bir durumda 2008 meselesi kanımca pek de önem taşımıyor. Bir iddiayı çürütmek için bir kez yanlış göstermek yeterli.. tekrar tekrar hata bulmak gerekmiyor.
AKP GÜKÜMETİNİN İCRAATI dosyayı Notepad ile açmanızı öneririm… Dosyanın içeriğinin 2 ayrı kaynaktan olduğunu bakar bakmaz göreceksiniz. 🙂
07 Haziran 2011 00:05
Fmeraklı,
Bir yandaştan böyle bir destek beklemezdim doğrusu,
aşkolsun sana çocuk aşkolsun…
(Can Yücel,Deniz için yazmıştı)
07 Haziran 2011 00:13
Demokrat,
Bence siz beklerdiniz de bana fetocu diyenlerin biraz kafasi karisacak yine. Olsun, zaten boyle durumlarda genellikle susma haklarini kullaniyorlar senin obur sayfada dikkat cektigin uzere…
Bana askolsun, onlarin da cani sagolsun, ne diyelim…
Bir de zamaniniz var ise rica etsem yukaridaki iki belgenin ustverilerini bir de siz kontrol etseniz. Belgeleri bilgisayariniza indirdikten sonra sag tiklayarak Properties’e, acilan pencerede de Details’e tiklamaniz gerekiyor eger daha once hic yapmadi iseniz…
07 Haziran 2011 00:36
Ne menem bişeyse windows7’de o bölüm kopyalanmıyor.Dikkatlice inceleyip yazıyorum,
diğer taraflar aynı sadece;
Birincide
Başlık:ÇAĞDAŞ TÜRKİYE
içerik oluşturma tarihi :06.09.2003 15:22
son kaydetme tarihi :06.09.2003 15:22
son yazdırma tarihi :06.09.2003 13:06
toplam düzenlenme süresi:00:00:00
ikincide;
Başlık:AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI
içerik oluşturma tarihi:13.12.2005 20:33
yazıyor ,diğer taraflar aynı aynen yazdığım karekterlerle.
(benim windows türkçe)
07 Haziran 2011 00:43
Pardon ikincisinde de ;
son kaydetme tarihi :14.12.2005 00:12
olacak saati.
07 Haziran 2011 00:53
ilginç birinde 5 saat,diğerinde ise 3 saat ve ters zaman farkı var.
07 Haziran 2011 00:54
Tesekkurler
Birinci belgede tarihler ayni saat farkli gorunuyor, bunun da bir aciklamasi olsa gerek. Ama saatler farkli omakla birlikte sizde de belgenin son yazdirma tarihi, olusturma tarihinden yaklasik iki saat once.
Ikinci belgede icerik olusturma tarihi benim indirdigim dosyada 14 Aralik gorunuyor. Bu arada her iki belge icin dakika bilgilerinin ayni olmasi da ilginc.
Ama nihayetinde Dogan ve Rodrik’in iddia ettigi gibi son kaydedilme tarihi olarak 21 Mayis 2008 tarihi sizin indirdiginiz belgelerin ustverisinde de yer almiyor anlasilan.
Bu baglamda hem sizin hem de benim indirdigim belgelerde son kaydedilme tarihleri ilk belge icin 6 Eylul 2003, ikinci belge icin 14 Aralik 2005 gorunuyor. Dogan ve Rodrik’in yazisinda verdikler 21 Mayis 2008 tarihi hala nereden geldigi belli olmayan bir muamma.
“Sabah gazetesi ve dezenformasyon” baslikli bir yazida kalkip kendileri dezenformasyon yapmaya yeltenmeyeceklerine gore bir aciklamasi olmali…
07 Haziran 2011 01:06
Bende de 21 Mayis 2008 tarihli bir veri yok, zaman farkına taktım şimdi,
hayır ülkelerarası saat farkı diyeceğim ama o zaman neden ters? Bir de sanırım öznitelikler ülkeden ülkeye değişmez. En iyisi uzmanına bırakmak.Anlamadım.
07 Haziran 2011 01:06
Az once Dogan ve Rodrik blog yazisini guncellemisler ve ustveri bilgilerinin resimlerini eklemisler. Hem Demokrat hem de ben Dogan ve Rodrik’in verdigi linkteki belgeyi indidik ve her ikimizin indirdigi belgede de son kaydedilme tarihi ilk belge icin 6 Eylul 2003, ikinci belge icin 14 Aralik 2005 gorunuyor.
Dogan ve Rodrik’in yayinladiklari ustveride 21 Mayis 2008 tarihi modified olarak geciyor, o belgeleri o tarihte kimin modifiye ettigini belki Dogan ve Rodrik aciklayabilir, zira linkini verdileri belgelerin ustverisinde 2008 tarihinde modifiye edildiklerine iliskin bir bilgi yer almiyor. Son kaydedilme tarihleri ilk belgenin 2003, ikinci belgenin 2005 gorunuyor.
Demokrat, sana ayrica tesekkur ederim linki verilen dokumanlarin ustverisine bakip benim verdigim bilginin dogru oldugunu teyit ettigin icin. Yoksa mazaallah dezenformasyon yapiyorum diye topa tutarlardi…
07 Haziran 2011 01:20
Üç ayrı formasyon ortaya çıktı demek ki,
belgelerde bir tuhaflık var,bilgisayar uzmanları incelesin aydılanalım,
bu durum da meşhur CD gibi tuhaflıklar zincirine eklenecek mi hep beraber görürüz.
selamlar.
07 Haziran 2011 01:32
Az once ayni belgeleri bir baska bilgisayara indirdim; son kullanma tarihleri yine ilk belge icin 6 Eylul 2003; ikinci belge icin 14 Aralik 2005 gorunuyor.
Dogan ve Rodrik buna ragmen belgelerin 21 Mayis 2008’te kaydedildigi konusunda hala israrcilar ise su basit soruya cevap vermeleri gerekiyor: Neden linkini verdiginiz belgeler icin benim teyit amacli iki ve Demokrat’in bir olmak uzere her uc durumda da belgelerin son kaydedilme tarihi 21 Mayis 2008 gorunmuyor da ilk belge icin 6 Eylul 2003, ikinci belge icin 14 Aralik 2005 gorunuyor?
07 Haziran 2011 03:07
Sayın fmerakli,
Yukarıda da açıklamaya çalıştım ama word dosyalarının 2 ayrı Meta bilgisi var. Birisi Office tarafından verilen OLE meta bilgisi… Diğeri Windows tarafından verilen File System bilgisi.
Orijinal dosya elimizde olmadığı için 21 Mayıs 2008 tarihini biz göremiyoruz. Pinpoint MetaViewer 1.0 programıyla dosyayı incelerseniz 2 ayrı Meta bilgisi olduğunu, bir tanesinin sizin dosya sisteminizle ilgili olduğunu görebilirsiniz.
07 Haziran 2011 02:01
1) Word programı dosya tarihlerini gösterirken mutlak tarihi (epoch date/unix time diyoruz) kullanıcının bulunduğu yerel saat dilimine çevirerek gösteriyor. Dolayısıyla farklı saat dilimlerinde farklı zamanlara işaret ediyor olabilir. (+/-) 24 saat fark gözlemlemeniz muhtemel ama her şartta dakikanın değişmemesi gerekiyor.
demokrat ve fmeraklı’nın belirttiği tarihler ile kendi ekranımda gördüklerimi alt alta yazarsam bir resim çıkıyor:
> içerik oluşturma tarihi:06.09.2003 1522 (GMT +2 Muhtemelen bu dosyayı Türkiye yerelinde açılmış)
> created: 06-Sep-03 10:22pm (GMT +7 muhtemelen Cambodia, Indonesia, Thailand, Vietnam yerelinde açılmış)
> Date Created: 9/6/2003 5:22 AM (Ben batı yakasında açtım GMT +10)
Bu bilgiler ışığında ikinci dosyadaki 13/14 Aralık şeklindeki tarih farkını da açıklayabiliriz. Bulunduğunuz saat dilimine göre dosyanın tarihi de (+/-) değisebilir.
2) Dosya yaratılmadan yazıcı çıktısı alınması muhtemelen dosya oluşturulurken veya kayıt edilirken sistem saatinin değiştirildiğine işaret edebilir.
3) Düzenlenme süresi 0 dk ve diğer dosyada 8dk olması da başka bir soru işareti,tahminimce dosyalar açılıp içerik başka bir yerden kopyala yapıştır yapılmış olabilir. Belki 8 dakika i’leri düzeltip ı yapmak için harcanmıştır!
4) Bu belgeleri yazarken İngilizce Q Klavye kullanıldığı çok açık belli oluyor,bende ayni dertten müzdarip olduğum için yazanları çok iyi anlıyorum. Muhtemelen ya uzun seneler yurtdışında yaşayıp İngilizce Q klavyeye alışmış yada halen yurt dışında bulunuyorlar. Genelde Q İngilizce Klavye ile yazarken hızlı yazmak adına türkçe karakterleri göz önüne almadan yazıp,sonra düzeltme yoluna gidiyorum, tabi bu esnada bazı harfler gözden kaçıyor, mesela ‘ı i’ gibi.
Türkiye’de yaşayanlar bilirler özellikle bürokraside F klavye kullanılır. Sivil yaşamda Türkçe Q Klavye kullanıldığı için kolay kolay insanların türkçe karakter problemi yaşadığını sanmıyorum.
5) 21 Mayıs 2008 tarihini bende teyit edemedim, üstelik hem Mac’de hemde Windows’da denememe karşın. Bende bugünün tarihleri gözüküyor. Sanırım Blog yazarları DVD read-only üzerinden analiz yapıyorlar, biz dosyaları indirirken doğal olarak dosya yaratılma tarihleri değişmiş oluyor. Metadata/file date yani altveri/üst veri karmaşası olabilir. En sağlıklısı imajlar üzerinden analiz yapmak.
07 Haziran 2011 16:38
Sevgili Altan Alpay,
Şapka çıkarıyorum. Çok etkileyici bir analiz.
Sevgiler.
Blogla ilgili olmayan bir konudaki yorumumu da burayı kirletmemek adına başka bir yere yazıyorum.
https://cdogangercekler.wordpress.com/2011/06/03/balyoz-davasi-33-celse-durusma-tutanagi-28-nisan-2011/#comment-7368
07 Haziran 2011 02:50
Bu tutarsızlıklardan 2. belgede belirtilmiş olan ing. türkçe harflerin kullanımı dışında başka bir tuhaflık daha var. AKP HÜKÜMETININ BIR YILLIK ICRAATI.doc dosyasını Notepad ile açın… Metinin 2 ayrı bilgisayarda 2 ayrı metin editörü ile yazıldığını veya dökümanın içine başka bir metinden yapıştırma yapıldığını hemen farkedeceksiniz.
07 Haziran 2011 03:51
Evet, başka bir Word dosyasından copy&paste yapılmış, üstelik farklı karakter seti kullanan bir paragraftan alıntı yapıldığı için Türkçe karakterler hemen kendini ele veriyor. Copy&Paste yapılması düzenleme süresi 0dk olmasını da açıklar.
İki belgede de Cemaatten bahsedilmemesi, özellikle malum ‘F isminin’ anılmaması da dikkatimden kaçmadı.
Bunun dışında eminim bu belgenin yazıldığı tarihlerle belgenin içindekilerin bilgilerin gazete arşivleri ile cross-check yapılırsa başka tutarsızlıklar da bulunabilir.
07 Haziran 2011 04:55
Altan bey, yukarida etraflica acikladim. Donanma bilirkisi raporunda her iki belge de harddiske “sonradan kaydedilmedigi tespit edilen” belgeler olarak nitelendirilmis. Oraj ve Suga ile ilgili belgeler manipulatif belgeler olarak degerlendirilip harddiskin kullanimdan kaldirildigi tarihten sonraki bir tarihte kopyalandigi yonunde bir kanaat belirtilmisse de, bu iki belge icin bilirkisiye gore boyle bir durum soz konusu degil. En onemlisi, bilirkisi raporunda da bu belgelerin 21 Mayis 2008’de kaydedilmis olduguna iliskin, hatta ilk belgeyi o tarihte emekli olmus Ornek pasanin kaydettigine iliskin bir bilgi yer almiyor. Bu bilgilerin incelenecek bilgiler ile ilgili ekte yer aldigi konusunda da ciddi suphelerim var. Kuvvetle muhtemel askeri bilirkisiler de degerlendirmelerini son kayit tarihlerini ilk belge icin 2003 ve ikinci belge icin 2005 uzerinden yapmislar sanki.
07 Haziran 2011 07:42
Bu arada dosya yaratilma/kayit tarihlerine daldik ama nicin bu belgelerin 2,5 sene sonra secime bir hafta kala sizdirildip yandas medyada mansete cekildigine cevap veremedik. Ustelik bu belgelerin bir kismi anladigim kadari ile sizdirilmis sayilmaz, cunku Balyoz davasi saniklarina savunma amaciyla verilmis CD’lerde mevzut ki belgeler biri haric bu blogda yayinlandilar.
O halde zamanlama ve operasyon acikca siritiyor, demek ki bir yerlerden emir gelmis, “dikkat ozel haber yapilacak! yap!”
http://siyaset.milliyet.com.tr/basbug-yapilan-hic-etik-olmadi/siyaset/siyasetyazardetay/07.06.2011/1399272/default.htm
Bugun milliyet gazetesinde ve dun de Vatan gazatesinde Basbug ve Buyukanit’in alinacagi soylentilerini okuyunca ismarlama haberlerinin amaci da belirginlesmeye basladi. Bir ihtimal Buyukanit ve Basbug operasyonlarina psikolojik ve hukuki olarak arka plan olusturma amaciyla bu belgeler sizdirilip mansete cektirilmis olabilir. Hatirlarsaniz tutuklanan Org.Balanli icinde benzer bir senaryo islemisti, yaklasik bir ay once bazi belgeler sizdirilip isaret fisegi verilmisti.
Abdullah Gul ve Bulent Arinc’in son aciklamalari da secime dogru boyle bir operasyon ihtimalini kuvvetlendiriyor. (Abdullah Gul Cumhurbaskanligi secimiyle ilgili iddaalarin dogru oldugunu ima etmisti, Arinc’da eger Basbug ile ilgili belge bulunursa gozaltina alinabilecegini isaret etmisti)
Fazla soze gerek yok, soylentiler 9 Haziran’i isaret ediyor, bir iki gun icinde perde inecek, oyunu gorecegiz.
Her ne acidan bakarsak bakalim, Evren’in ifadesinin alinmasi, Ayhan Carkin, Balyoz Belgeleri, Org.Balanli ve tutuklanan diger generaller, sanki bunca seyin ayni zamanlara denk gelmesi en iyi bakisla ‘ilginc bir tesaduf’. (Bende Zaman okuya okuya artik Zaman agziyla konusuyorum, verdigim rahatsizliktan ozur dilerim)
07 Haziran 2011 14:51
Dogan ve Rodrik’in guncellemesine iliskin kisa bir cevap.
Benim yukarida verdigim ustveri bilgileri zaten Windows’da belgeleri acmaksizin eristigim bilgiler idi, saniyorum ayni sey Demokrat’in teyidi icin de gecerli, zira ona da bilgilere nasil ulasacagini ben aciklamistim. Ama bunu Demokrat da dogrulayacaktir.
Yani Dogan ve Rodrik’in Windows’da sag tik ile ustveri bilgisine erisince 21 Mayis 2008 tarihine ulasildigina iliskin verdikleri bilgi benim denedigim iki farkli windows tabanli bilgisayarlar icin gecerli degil, zira her iki bilgisayarda da 21 Mayis 2008 tarihi yer almiyor.
Bir de Dogan ve Rodrik’in soyle bir ifadesi var:
“biz hala 21 Mayıs 2008 tarihinin tam olarak neye işaret ettiğini anlamadık (örneğin, belgeler bu tarihte hangi kullanıcı isimi ile “modify” edilmiş?). ”
Eger o tarihin nereden ciktigini en basindan beri anlamadiysaniz blog girisinde belgenin 21 Mayis 2008 tarhinde OZden Ornek tarafindan kaydedildigi seklinde bir ifadeyi kullanmamaniz gerekirdi. Eger benim yazdigim yorumlardan sonra o tarihin nereden geldigini anlamadiginiza karar verdi iseniz ve belgelerin o tarihte hangi kullanci adi ile modify edildigi yukarida ifade ettiginiz gibi sizin icin bir muamma ise basta asagidaki ifadeniz olmak uzere benzer ifadeleri de guncellemeniz ve bu kadar kesin bir dil kullanmamaniz gerekir diye dusunuyorum:
“Bu belge ilk kez “PLP. BSK.” isimli kullanıcı tarafından 6 Eylül 2003’de kaydedilmiş, ve son kez 21 Mayıs 2008’de “ORAMİRAL ÖZDEN ÖRNEK” isimli kullanıcı tarafından kaydedilmiş!…”
Bu arada Olasiliksiz’in getirdigi aciklamaya gondermede bulunmussunuz. Yukarida ifade ettigim gibi eger o aciklama dogru ise sizin belgenin en son 2008 yilinda, uc yil once emekli olmus Ornek pasa tarafindan kaydedildigi seklindeki ifadeniz de gecerliligini yitiriyor, zira o tarih belgenin word’de kopyalandigi tarihi Olasiliksiz’in ifadesi ile bir yerden bir yere kopyalanma tarihini gosteriyor ki 2003 yilinda Ornek’in (ya da her kimse son kaydedicinin) kaydettigi belgeyi herhangi birisi 2008 yilinda kopyalayabilir.
07 Haziran 2011 15:29
Sayın fmerakli
“Olasiliksiz’in ifadesi ile bir yerden bir yere kopyalanma tarihini gosteriyor ki 2003 yilinda Ornek’in (ya da her kimse son kaydedicinin) kaydettigi belgeyi herhangi birisi 2008 yilinda kopyalayabilir.”
Bu ifadeniz doğru olsa da, tam olarak gerçeği yansıtmıyor.
1. Dosyaların tarihi üstünde oynama yapıldığı bariz olarak ortada. Bir metnin yazılmadan bastırılması mümkün değil.
2. Aynı şekilde dosyanın oluşturulma ve kaydedilme tarihleri arasında zaman farkı mevcutken düzenleme süresinin 0 olması da mümkün değil.
3. 2008 tarihi dosyanın “kopyalanma” tarihini gösterse dahi bir anlam ifade etmez. Yaklaşık 30 sn içinde bu tarih ve saat bilgilerinin tamamını sizin arzu ettiğiniz şekilde değiştirebilir ve size zipli imaj dosyası olarak yollayabilirim. 🙂 Nitekim, bu zaman tutarsızlıkları dosya üstverilerinde oynama yapıldığına bariz olarak işaret ediyor.
4. Bu dosyaların GERÇEK oluşturma, kaydetme, düzenleme tarihlerine ulaşabilmek için yaratıldıkları bilgisayara ulaşmak gerekir. Word dosyaları düzenleme sırasında temp dosyaları oluşturur ve silerler. Geri dönüşüm programlarıyla bunlara ulaşmak mümkün.
5. Başka bir noktaya da dikkat çekmek istiyorum. Bu dosyalar Word 10.0 sürümünün ilk sürümü ile oluşturulmuş. Yani 2001 yılında çıkan ilk sürümüyle. Halbuki 2003 yılına kadar yanılmıyorsam SP2 çıkmıştı ve bu güncellemelerin yapılmış olması beklenir. Mevcut dosyalarda bu güncel hali gözükmüyor. Bana biraz abes göründü. Ama sağlam bir tutarsızlık olduğu söylenemez elbette…
07 Haziran 2011 16:28
EK ve DÜZELTME:
Bir dosyanın yaratılmadan yazdırılması durumunun arkasındaki nedeni anlamış bulunuyorum. Eğer dosyayı yarattıktan sonra yazdırır ve daha sonra “SAVE AS…” komutuyla farklı isimde kaydederseniz eski yazdırma tarih ve saati kalıyor. Dosyanın yaratılma ve düzenleme tarihi güncelleniyor.
Bu durumda bu dosyalar belli bir isimle yaratılmış… yazdırılmış, daha sonra farklı isimle kaydedilmişler sonucuna ulaşıyoruz. Tabi ki bu veriler ne dosyanın sahte olduğunu, ne de gerçek olduğunu teyid edemez. Sadece “şüpheli” durumuna sokar. Şüphe ise bir delil için kabul edilebilir nitelik değil.
07 Haziran 2011 22:09
Bloğu kirletmemek adına sadece link yazdım,ama böyle çıktı,anlamadım,özür dilerim,Blog sahipleri kaldıralım lütfen…
08 Haziran 2011 09:44
Blog sahiplerine teşekkür ederim..
08 Haziran 2011 10:55
Birşey daha farkettim onu da burada belirtmek istiyorum,ayı belgeyi open office tabanlı bir programla açtığımızda ve programın özellikler kısmından baktığımızda (açıkken), mesela;
2. dosyada
içerik oluşturma tarihi : 13.12.2005 20:33 iken,open office’te
içerik oluşturma tarihi 13.12.2005, 21:33:00, a
olarak görünüyor yani 1 saat gibi bir fark var (hepsi aynı dosyanın özellikleri,yani indirilen bir adet ve ben aynı saat dilmindeyim)
1.dosyada da tamamen aynı oluşturma saatleri çıkıyor,yalnız bu arada gene open office de 1. dosyanın o olan
toplam düzenleme süresi: 0:00:00
toplam düzenleme süresi: 21:00:00 saat olarak tezahür etti.
Bunu da belirtmek istedim.
Yazılan bilgisayarlara ulaşmadan ve bu bilgisayar kanıtlanmadan şahsi olarak ;bu kadar karışıklıkta bu ”üstveri””altveri” vs bilgilerinin ,yazıların orijinal olduğu konusunda kanıt olarak kulanılamayacağı kanaatini taşıyorum.
31 Temmuz 2011 12:35
25 senelik yazılım uzmanı olarak söylüyorum: Dijital imza ile imzalanmamış hiç bir bilgisayar belgesi kanıt olarak kullanılamaz. Nokta.
Bigisayar dosyalarının tarihleri, sahipleri gibi üst verileri basit bir yardımcı yazılım (utility software) ile değiştirilebilir, istenilen tarihe, istenilen kişiye ilintilendirilebilir. Yazıldığı bilgisayarlara ulaşmadan kanıt sayılmaz diyorsunuz, bu nereden çıkıyor bilmiyorum ama bilgisayara ulaşsanız bile hiç bir şeyi kanıtlayamazsınız.
Diyelim ki imamın ordusundansınız ve bir şüpheli yaratmak ve yargıya sevkedilmesini istiyorsunuz. Elinize 1 cm’lik bir USB bellek alıp arama yapmaya gidersiniz. Bilgisayarı inceleyeceğiz dersiniz ve kaşla göz arası o USB diski makinaya takıp istenilen bilgileri istenilen tarihlerle içeren dosyaların, arama yapılan diskte bulunmasını sağlayabilirsiniz. Hırsıza yol göstermek gibi oldu belki ama bunlar bu kadar hassas çalışma ihtiyacında değiller zaten. Bir kaç sahte belge üretip insanları aylarca, yıllarca hapise atıp, zan altında bırakabiliyorlar nasıl olsa.
Bunu engellemek için hedef makinanın en son antivirüs güncellemesine sahip olması veya Linux/MacOS falan gibi çok yaygın olmayan bir işletim sistemine sahip olması veya diskinin özel güvenlik yazılımları ile kriptolanmış olması falan gerekir ki bunlar herkesin kolayca erişiminde olan şeyler sayılmazlar.
Özetle bu bilgisayar dökümanlarını delilden sayarsanız, bilgisayarlara delil gömmek son derece kolay bir iştir. Dolayısıyla ben bu davaların açılmasının bile mümkün olmadığını düşünüyorum. Blog sahiplerinin ortaya döktükleri tüm tutarsızlıkların hepsini koca bir paranteze alıp başına şu tekzipi koymak gerekir:
“Bu dökümanları delilden sayamazsınız. Saysanız bile …”
08 Haziran 2011 22:25
Olasiliksiz
Bir maddeniz ile ilgili kucuk bir duzeltme:
“Aynı şekilde dosyanın oluşturulma ve kaydedilme tarihleri arasında zaman farkı mevcutken düzenleme süresinin 0 olması da mümkün değil.”
Belgenin ustverisine dikkat edersiniz yaratilma ve kaydedilme tarih ve saati ayni, soylediginiz gibi ikisi arasinda bir fark Zaman tutarsziliklarina iliskin tespitinizde haklisiniz ama, o konuda bir yanlis anlasilma olmasin
09 Haziran 2011 13:18
Olasılıksız,
Çıkan word dokumanlarını, Orijinal Word programı ile açmanıza gerek yok. Başka programlar ile word belgelerini istediğiniz hale getirme olasılğı her zaman vardır., Varsayalım Orjinal bir bilgisayardan bu belgeler çıkmış olsun. Orijinal bilgisayara el konulduğunda imajı alınmamış ise, bugunkü teknoloji ile bu bilgisayarda bir bilgisayar gurusu aracılığı ile, istediğiniz belgeyi metadatayı ve herşeyi isteklerinize göre değiştirilebilir, istediğniz görüntüyü sağlama olanağına sahip olursunuz. Belgelerin orijinal olduğunu ispatlama olasılığı yoktur. Hele hele ortada bu belgelrin yaratıldığı bilgisayarınız yok olduğunda, belgelerin tarihleri üstüne yapılan tartışmalar geyik muhabbetinden öteye geçmez.
09 Haziran 2011 14:08
Sayın trsaby,
Ben farklı bir şey söylemedim ki… 🙂
Dediklerinizi yapmak için bilgisayar grusu olmaya da gerek yok. Çat pat anlayan herkes yapabilir. 🙂
08 Haziran 2011 22:36
Dogan ve Rodrik’in Mayis 2008 tarihinin yaptiklari guncellemede kendileri icin de bir muamma oldugunu ifade etmelerine ragmen, blog yazisinin ana metninde hala belgenin o tarihte Ozden Ornek tarafindan kaydedildigini ifade etmelerini rahatsiz edeici buldugumu, muhtemelen birilerini yine kizdirmak pahasina da olsa, soylemek icap ediyor.
Eger birisine dezenformasyonda bulundugu yonunde bir ithamda bulunuyorsaniz, dezenformasyon olarak nitelendirilebilecek bilgilerden kacinmak gerekmez mi?
Hem su cumleyi kurup:
“biz hala 21 Mayıs 2008 tarihinin tam olarak neye işaret ettiğini anlamadık (örneğin, belgeler bu tarihte hangi kullanıcı isimi ile “modify” edilmiş?).”
hem de su ifadeyi duzeltmemek pek anlasilir bir tavir degil:
” Bu belge ilk kez “PLP. BSK.” isimli kullanıcı tarafından 6 Eylül 2003’de kaydedilmiş, ve son kez 21 Mayıs 2008’de “ORAMİRAL ÖZDEN ÖRNEK” isimli kullanıcı tarafından kaydedilmiş! ”
Bir de donanma bilirkisi raporunun, soz konusu iki belgenin de dahil oldugu incelemeye deger belgelere iliskin ekini gorebilmis olsa idik Mayis 2008 tarihi ile ilgili daha net bir kanaate varmak mumkun olacakt belki de, ama anlasilan sayin Dogan ve Rodrik belgenin ekini yayinlamaya gerek duymuyorlar.
08 Haziran 2011 05:40
Pinar ve Dani …(Ne hikmetse, Gölcük’te bir döşemenin altında bulunan 5 nolu harddiskin içinden Ordu ile ilgili yürütülen tüm soruşturmalarla ilgili belgeler çıkıyor. İngilizce deyimiyle, “how convenient!”)… seklinde yazmislar, tum turkiyenin kabullendigi fakat hala kendilerinin hala anlayamadiklari bir nokta var. O belgeler ordunun mali ve dosemenin altina saklanmislardi 🙂 Erdinc astsubay dinlemeye takilan konusmasinda diger astsubay is arkadasi ile o belgelerin tum hikayesini konusuyordu ve bizde olayi net bir sekilde ogreniyorduk, hatirliyorsaniz!!!
10 Haziran 2011 19:05
Merhabalar,
Sadece meta bilgilerin istisnasız hepsinin manipüle edilebileceğini hatırlatmak istedim. Bunun üzerinden yapılan hiçbir varsayım güvenilir olamaz…
26 Temmuz 2011 04:02
cein dogan olacak babanız has vatan haini dir türk düsmanıdır,müslüman olduguna da inanmiyorum
31 Temmuz 2011 12:06
Cetin Doğan’ın durumunu bilemem ama bu ülkede müslüman olmak zorunluluğu mu var?
26 Temmuz 2011 04:04
ve sonunda balyoz cetinin kafasına düstüü