Emniyet’in “Türkiye Gençlik Birliği” çarpıtması

Balyoz davasına adını veren belge, 11 no.lu CD’den çıkan ve sözde en son 2 Aralık 2002’de kaydedilmiş BALYOZ HAREKAT PLANI.doc isimli bir Word dokümanı (görmek için buraya tıklayın). Bu belgede, “Dost Durumu” altında, üç dost sivil toplum kuruluşundan biri olarak 2006’da kurulan Türkiye Gençlik Birliği belirtiliyor.

Davanın ana belgesi olan bu Word dokümanının 2002’de hazırlanmadığını gösteren bu konu, belgeden kimi alıntıların Taraf gazetesinde yayımlanması ile ortaya çıkmıştı. Bunun üzerinde Taraf gazetesi, adı geçen dernekten kastedilenin 2006’da kurulan Türkiye Gençlik Birliği değil, 1997’de kurulan Türkiye Gençlik Birliği Derneği olduğu açıklamasını getirmişti. Zaman gazetesi ise farklı bir yöntem izlemiş, bu belgenin ilgili kısmından bahsederken bu derneğin adını çıkarmıştı.

Dava dosyalarından görüyoruz ki, soruşturma sürecinde bu konu Emniyet tarafından da aleni bir şekilde çarpıtılmış. İlgili yazışmalardan bahsetmeden önce, BALYOZ HAREKAT PLANI.doc belgesindeki ilgili kısıma bakalım:

Belgede Türkiye Gençlik Birliği yazıyor, Türkiye Gençlik Birliği Derneği değil. Daha önce de yazmıştık, kısa adı TGBDER olan Türkiye Gençlik Birliği Derneği siyasi bir kimliği olmayan bir dernek. “Aşk neden, neden aşk?” konulu bir panel düzenlemiş (2007), “Through Europe, in dance steps” ve “Grow with the flow” gibi isimler altında Avrupa’da gençlik değişim projeleri gerçekleştirmiş (2009) bir dernek. (Bu bilgileri TGBDER’in internet sitesinden derlemiştik. Ancak şimdi, derneğe ait web sitesinin kapandığını ve tüm sayfalarının silindiğini görüyoruz. Siteye, www.archive.org adresinden www.tgbder.org.tr adresini arayarak ulaşabilirsiniz). Buraya Türkiye Gençlik Birliği’nin logosu ile Türkiye Gençlik Birliği Derneği’ne ait bir afişi yanyana taşımakla yetiniyoruz.

Daha önce, soruşturma sırasında Emniyet’in savcıları nasıl yanıttığına dair örnekler vermiştik (buraya ve buraya tıklayın). Türkiye Gençlik Birliği ile ilgili olarak Emniyet’in yanıltıcı beyanlarını davanın 19 no.lu ek klasöründen takip ediyoruz:

1) 9 Mart 2010’da  İstanbul Terörle Mücadele Müdürlüğü Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazıyor (bu yazı bu klasörde yok).

2) Bunun üzerine 10 Mart 2010’da Ankara Emniyet Müdürlüğü, İl Dernekler Müdürlüğü’nden Türkiye Gençlik Birliği isimli dernek hakkında bilgi istiyor (gönderdiği yazı bu klasörde yok, nasıl bir ifade kullanıldığını bilmiyoruz).

3) 11 Mart 2010’da Ankara İl Dernekler Müdürlüğü’nden, Vali yardımcısı Nurullah Naci Kalkancı imzasıyla Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne yazı gidiyor. Ancak, bu cevabi yazıda Türkiye Gençlik Birliği isimli dernek hakkında değil, Türkiye Gençlik Birliği Derneği hakkında bilgi veriyor, ve Türkiye Gençlik Birliği Derneği’nin 1997’de kurulduğunu bildiriyor. Ek klasör 19, dizin 86 (buraya tıklayın).

4) 12 Mart 2010’da Ankara Emniyet Müdürlüğü İstanbul TEM’e cevap yazısı yolluyor ve ekine Ankara İl Dernekler Müdürlüğü’nden gelen Türkiye Gençlik Birliği Derneği hakkındaki bilgileri (tüzük, faaliyet bilgileri vs.) ekliyor. Ek klasör 19, dizin 87 (buraya tıklayın). 

5) Savcılar Haziran 2010’da İstanbul TEM’den Türkiye Gençlik Birliği hakkında bilgi istiyor.

6) 29 Haziran 2010’da Yurt Atayün, savcılara verdiği yanıtta Türkiye Gençlik Birliği isimli  derneğin 1997’de kurulduğunu bildiriyor. Ek klasör 19, dizin 89-90 (buraya tıklayın):

Oysa bu beyan doğru değil; zira 1997’de kurulan derneğin adı Türkiye Gençlik Birliği değil, Türkiye Gençlik Birliği Derneği. Bu beyanıyla Emniyet, sahte belge çetesinin hayati bir hatasını örtbas etmeye çalıştığı izlenimini veriyor.

Abone Ol

Subscribe to our RSS feed and social profiles to receive updates.

5 Yorum “Emniyet’in “Türkiye Gençlik Birliği” çarpıtması”

  1. Olasılıksız Says:

    🙂

    Aşk, neden aşk?

    Emniyette “Darbe Aşkı” olarak anlaşılmış herhalde… 🙂

    Bu blog beni gerçekten eğlendiriyor. Her gün bir başka komediyle karşılaşmak olası.

    Cevapla

  2. notebook Says:

    daha önce tgb yi hiç duymamıştım. ilginç.

    Cevapla

  3. mk33 Says:

    Orhan Kemal Cengiz’in geçen ay yazdığı yazının altında bir yorum var:

    http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalYazar&ArticleID=1060503&Yazar=ORHAN%20KEMAL%20CENG%DDZ&Date=19.08.2011&CategoryID=98

    “Sayın Orhan Kemal Cengiz, çok güzel düşünmüşsünüz, teşekkür ederiz. Tahmin ediyorum bu yazıdan hareketle “haklı olsalardı, AIHM’e giderlerdi. Gitmediklerine göre demek ki bahsettikleri sahtekarlıklar palavra” savına ulaşmaya çalışıyorsunuz. Maalesef davalar hakkında en ufak bir araştırma yapmadığınız görülüyor yazınızı yazmadan önce. Zira suç duyurularında bulundu, ancak deniz fenerinde DERHAL harekete geçen HSYK, bu davalarda hala, neyi bekliyorsa, bekliyor. Dava ile ilgili gerçeklerin anlatıldığı tüm sitelerde de bu bilgi bulunuyor. İkinci olarak, AIHM’e de başvuruldu, hatta başvuruların alındığı teyidi ve dosya takibi için barkodlar tüm sanıklara ulaştı. Ancak, 40 ve 41. maddeden yararlanma talebimiz reddedildi. Ayrıca, hızlı ilerlemeye başlayan AIHM süreci de aniden yavaşladı. Çok acıdır ki gelen duyumlar, dosyaların incelenmesinin önünü kesenin, Rıza Türmen yerine “yeni atanmış” olan AIHM yargıcımız olduğu yönünde…”

    Bu bilgi doğru mu? Rıza Türmen’in yerine atanan Türk yargıç mı süreci kasıtlı olarak yavaşlatıyor. Öyleyse kimdir bu yargıç?

    Cevapla

    • Slobodan Hacirahmanovic Magamedov Says:

      AIHM’de T.C. adina gorev yapan yargic Eser Karakas’in esi. Eser Karakas’in hangi televizyonda calistigini ve genel olarak AKP’ye yaklasimini dusunurseniz yaziya yapilan yorumda belirtilen yavaslatma isleminin bu kisi tarafindan gerceklestirilmis olabilecegini de dusunebilirsiniz.

      Fakat.. Benim bildigim kadariyla belli bir ulkeden yapilan basvurularda/davalarda o ilgili ulkenin yargiclari durusmalara giremiyor. Belki hukukcu bir arkadas bu bilgiyi teyit edebilir.

      Gene de insan cemaatten herseyi bekliyor acikcasi. AIHM’nin de telefonlarini dinleyebilirler, teknik takip yapabilirler. Daha once Bruksel’de org. Basbug’u teknik takibe almislardi. Strasbourg’da neden yapmasinlar ki?

      Saygilar
      S.H.Magamedov

      Cevapla

  4. Olasılıksız Says:

    Her ne kadar Eser Karataş Star Gazetesinde yazarlık yapıyor ve AKP politikalarını savunuyorsa da, hem kendisi, hem eşi üst düzey akademisyen olan bir aileden hukuki açıdan taraf olabilecek bir yaklaşım beklemek bana makul gelmiyor.

    Ayrıca AİHM’nin sadece Türk üyenin etkisinde kalarak karar vereceği de pek inandırıcı değil.

    Somut bilgiler olmadan bu tür spekülasyonlara girmemek lazım… Mesela şurada Haberal hakkında bu tür bir girişimden de bahsediliyor, bana ilginç geldi.
    http://www.internethaber.com/haberal-aihmden-tahliye-bekliyor-367198h.htm

    Cevapla

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: