Avukat Hüseyin Ersöz’ün açıklaması

Geçtiğimiz Cuma günü Çetin Doğan’ın avukatı Hüseyin Ersöz, mahkemeye sahte dijital belgelerin nasıl hazırlanabileceğini gösteren bir mizansenle savunma yapmış, duruşma savcısı Savaş Kırbaş, Ersöz hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep etmişti. Konuyla ilgili  Ersöz’ün açıklamasını veriyoruz: 

“18 Mart 2011 tarihli celsede yaptığım savunma esnasında Savunma Hakkı kapsamında ve mizansen olarak bir uygulama yapıldığı savunma öncesinde belirtilmesine karşın Mahkeme Başkanı tarafından sunum engellenmiş bu yolla Savunma Hakkı kısıtlanmıştır.

İnternetten kolaylıkla indirilebilen programlar kullanılmak suretiyle dijital dokümanların tarih, saat ve yazar bilgilerinin değiştirilebildiği bir gerçektir. Bu çerçevede yapılan sunum ile uygun yazılımlar kullanılmak suretiyle eski tarihli bir dijital doküman üretmenin ve üretilmiş olan bir dokümanın üst veri bilgilerinin değiştirilebileceğinin uygulamalı olarak gösterilmesine hizmet etmektedir.

Uygulama sırasında hiçbir hâkimin isim ve soy isim bilgileri bir bütünlük arz edecek şekilde kullanılmamıştır. Benzeşen isimlerin savunma esnasında kullanılması, savunmanın daha çarpıcı hale getirilmesi için olup, gerek Türkiye gerekse diğer ülke Mahkemelerinde bir savunma yöntemi olarak kullanılmakta ve özdeşim kurmaları sağlanarak hâkimlerin vicdanlarına seslenme yolu olarak tercih edilmektedir. Bu modern ceza yargılamasında sıklıkla kullanılan bir usul olmasına karşın Türkiye’de çok fazla örneği bulunmamaktadır. Buna benzer uygulamalar kamuoyunda Kafes Eylem Planı Davası ve Islak İmza Davası olarak bilinen yargılama süreçlerinde de tarafımızdan yapılmış, soruşturma savcılarının ve mahkeme görevlilerinin iddianame altında bulunan imzaları CNC olarak bilinen makinelerle kopyalanmıştır. Bu uygulamalar, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından da Savunma Hakkı kapsamında değerlendirilmiştir.

Bu noktada Mahkemenin eleştirilmesi gereken bir başka uygulaması ise “kürsünün savunma avukatlarından korunması gerektiği” anlamına gelecek direktifidir. Bu tarz bir yaklaşımın yargılamanın en önemli süjesi konumundaki kutsal savunma makamının etkili bir savunma yapma çabasının bir tehdit gibi algılandığı sonucu çıkmaktadır. Bu hususun Adil Yargılanma Hakkı ile bağdaşmadığı yorum götürmeyecek bir durum oluşturmaktadır.

Bazı gazetelerde maksadını aşan yorumlarla Savunma Hakkı kapsamında yapılmış mizansen bir uygulamaya farklı anlamlar yükleme çabası ile haberler yapıldığının tespit edilmesi sebebi ile bu açıklamanın yapılmasına gerek görülmüştür.”