Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın ifadeleri üzerine

20 Ağustos 2010

GENEL

Bugün’de 19 Ağustos’ta yayımlanan bir habere göre Balyoz sanıklarının mahkemeyle dalga geçer noktaya geldiklerini savunan Arınç [Çetin Doğan’ı kastederek], “Bodrum’da tatil yapıyor, neşeler saçıyor. Gel deyince sedyeye yatıyor. Tahliye kararı çıkınca hastane önünde saatlerce konuşuyor” ifadelerini kullandı.

Herşeyden önce, bir hukuk devletinde bir Başbakan Yardımcısının yürüyen bir hukuki davanın sanıkları hakkında bu tarz ifadeler kullanması kabul edilebilir gibi değil. Başından beri çeşitli hükümet üyelerinin ve AKP milletvekillerinin “Balyoz” davasına açıktan müdahale sayılabilecek yorum ve ifadelerini endişeyle izliyor ve kayda geçiyoruz.  

Bülent Arınç’ın bu ifadesine sondan başlayalım. Birincisi, Çetin Doğan’ın taburcu olmasının ardından yaptığı konuşmada “Balyoz” belgelerindeki sahteciliğe dair somut olgulara işaret etmesi ülkenin başbakan yardımcısını neden rahatsız eder?  

İkincisi, Bülent Arınç eğer isterse Çetin Doğan’ın tüm sağlık raporlarına ulaşabilir. Merak ediyorsa, götürüldüğü Adli Tıp kurumundaki muayenesinden sonra neden hastaneye sevk edildiğini, neden bu hastanede kendisine ikinci bir kez anjiyo yapıldığını, ve nasıl bir tedavi uygulandığını araştırabilir.

Bülent Arınç, isterse şu bilgiye de ulaşabilir: hastane heyeti, Çetin Doğan’ın, hakkındaki yakalama kararı henüz kalkmadan, Doğan’ın 9 Ağustos Pazartesi sabahı taburcu edilmesine karar verdi. Taburcu olmasının akabinde (muhtemelen kapısında nöbet tutan emniyet görevlileri tarafından) Beşiktaş adliyesine götürülecekti. 6 Ağustos Cuma aksamı 11. Ağır Ceza Mahkemesi yakalama kararını kaldırdı ve Doğan, heyetin daha önceden kararlaştırdığı üzere 9 Ağustos Pazartesi günü taburcu edildi.

Hastaneye sevki ve tedavisi dahil olmak üzere bu süreçte Çetin Doğan’ın kimseye herhangi bir telkini olmamıştır, olmasına da olanak yok.

Son olarak şunu da ekleyelim; Doğan’ın daha önce kontrol altında olan sağlık durumu, hakkında çıkan yakalama kararının akabinde teslim olmak için İstanbul’a gitmek üzere yola çıktığında yaşadıkları nedeniyle tekrar bozuldu. (Bilindiği üzere Bodrum havalanında, havada uçak değiştirebilir çekincesiyle Doğan’ın Istanbul uçağına binmesi engellenmek istendi, asker koruma görevlisi polisler tarafından tartaklandı, Istanbul’da kendisini bekleyen avukatları polis tarafından yanlış yere yönlendirilerek kendisine ulaşmaları engellendi, ilaçlarını alması için polis eşliğinde Istanbul’daki evine uğramasına bile  izin verilmedi).

Bırakın yürüyen bir davanın sanığının, herhangi bir insanın sağlık durumu ile “sedyeye yatıyor” diye dalga geçmek, en basitinden yakışıksız bir davranış. Bu ifadeler aynı zamanda Arınç’ın sahip olduğu insani değerler hakkında da oldukça aydınlatıcı.

Abone Ol

Subscribe to our RSS feed and social profiles to receive updates.

Yorumlar kapatıldı.

%d blogcu bunu beğendi: